bilançoyu tahlil etmek
Verb
bilanço yu onaylamak
Verb
bilançoyu denetlemek
Verb
bir işin belli bir zamandaki net varlığını gösteren toplam aktif ve toplam pasifini liste halinde veren ayrıntılı cetvel
finansal durum tablosu
Noun, Accounting
borçlara veya özsermayeye ilişkin ve bakiyesi bilançoya aktarılan hesap
borçlara veya öz sermayeye ilişkin ve bakiyesi bilançoya aktarılan hesap
hesapların murakabesi
Noun
bilanço değişiklikleri
Noun
bilanço karşılıkları
Noun
büyük boy gazete sayfası
Noun
yüklenen yüklerin listesi
Lloyds'un gemi kaza haberi bildirisi
suçların yazıldığı defter
sendika üye aidat bordrosu
Noun
geçme çarşaf: yatağa sımsıkı geçen ve kenar altlarındaki lâstiklerle gergin duran çarşaf.
borsa simsarı satış muameleleri listesi
konversiyon hesap pusulası
yaprak
Information Technology
tek kullanımlık çarşaf
Noun, Personal Care-Hygiene
yarıştan önce olası sonuç hakkında bilgi veren broşür
hileli bilanço düzenlemek
Verb
rakamlarıyla oynanmış bilanço
flow chart ile ayni anlama gelir. izlem: üretim sürecinde, malzemenin geçirdiği evreleri gösteren ayrıntılı çizenek.
(kitap/katalog vb.'nin nasıl kullanılacağını gösteren) yönetmecik.
Noun
kinci gazete: belirli bir ırk/millet/din vb. hakkında tek taraflı kindar yazılar yazan gazete ve benzeri yayın aracı.
Noun
buz örtüsü: çok geniş bir bölgeyi uzun süre kaplayan buz tabakası.
Noun
(bir kıtanın büyük bir kısmını kaplayan) buzul.
Noun
bilanço yu yorumlamak
Verb
flok yelkenini düzeltme halatı.
şirketin değişik riziko nev'ileri üzerinden kabul edeceği azami sigorta miktarını belirleyen liste
litografi tekniğiyle basılmış poster
(US) menkul kıymetler ihracının satışı için bankanın teklif listesi
menkul kıymetler ihracının satışı için bankanın teklif listesi
motorlu taşıt sınır geçme izni
sabıka kaydı, bir kimsenin tutuklandığını/mahkûm olduğunu gösteren kayıt.
Noun
at yarışı listesi: yarışa girecek atları, binicilerini, bunların geçmiş başarılarını vb. bildiren liste.
Noun
başlıksız sayfa, karbon kopyanın yazıldığı ince kâğıt.
tabaka.
a sheet of ice.
Noun
levha, saç, maden levhası.
Noun
(bir tabakalık) matbaa kağıdı.
Noun
tabaka halinde basılmış ve zımbalanmamış pul.
Noun
geniş bir yüzey, perde.
sheets of flame: alev perdesi.
Noun
yatay ve düz kaya tabakası.
Noun, Geology
iskota halatı, yelken iskotası.
Noun, Maritime Traffic
yelkenin iskotasını çekmek/takmak.
Transitive Verb
yatak çarşafı
Noun, Textile Industry
çarşaf
Noun, Textile Industry
(a)
den. ocaklık demiri, (b) son kurtuluş ümidi, en çok güvenilen kimse/şey.
yaprakları koparılan takvim
cam levha. 17
sheet iron: (demir/çelik) saç, teneke.
gürültüsü duyulmayan şimşek
yüzeysel şimşek: uzaklarda çakan ve geniş parlak bir yüzey şeklinde görülen şimşek. 19
sheet metal: madenî levha, saç.
kötü basılmış tabaka kâğıt
hesapların satır ve sütunlarda gösterildiği çalışma tablosu
Noun
matris tekniği ile kayıt tutma
statik bilanço (nominal değerlerin esas alınması anlayışına göre düzenlenmiş bilanço
çelik sac
Noun, Iron-Steel
bilanço tanzim etmek
Verb
tahrif edilmiş gider belgesi
masraf bildirisi, harcırah beyannamesi.
yırtılıp koparılan sayfa (ilân vb. sayfası).
Noun
müzakere metni, müzakere belgesi, bağlayıcı olmayan prensip anlaşması
Noun, Law
iş bildirim cetveli: görevlilerin yaptıkları işi ve harcadıkları zamanı gösterir bildirim.
Noun
(US) zaman cetveli (işçinin haftalığı hesaplanırken kullanılan ve çalıştığı sürelerin işlendiği basılı form) radyo saat işareti
haber/faydalı bilgiler bülteni (piyasa durumu, borsa, at yarışları vb. haberleri).
Noun
müşterilere tavsiye edilen menkul kıymetlerin resmi olmayan listesi
iş izlencesi: çalışma programı ve saatlerini gösteren kâğıt.
Noun
müsvedde, karalama kâğıdı.
Noun