accessory

  1. Noun, Civil Law eklenti
  2. Noun, Law feri
  3. ek, ilâve, munzam, yardımcı.
  4. (suçta) ortak.
  5. ikinci derecede, tâlî, fer'î.
  6. eklenti, ayrıntı, ek, ilâve, yardımcı şey.
  7. takıt, aksesuar.
  8. yedek parça, takım.
    the accessories of an automobile: bir otomobilin yedek parçaları.
  9. suç ortağı, methaldar.
    accessory = accessary before/after the fact: kışkırtıcı, hempa, müşevvik,
    methaldar, suç işlemeye katılmamakla beraber suç işlenmeden önce/sonra suçluya yardım eden.
feri haklar Noun, Civil Law
araba aksesuarı Transport
araba aksesuarı Transport
iltihak senedi
masa donatısı Information Technology
asıl ve ayrıntı
suçluya yataklık eden feri fail
suç işlendikten sonra suçluya yataklık eden feri fail
suçluyu saklayan kişi
cürüm işlendikten sonra suç ortağı olan kimse
suçun işlenmesi sırasında katılan feri fail
suçun işlenmesine teşvik ve tahrikle katılan feri fail
suçun işlenmesine teşvik veya tahrik suretiyle önceden katılan feri fail
feri ücretler Noun
feri masraflar
yardımcı şartlar Noun
feri şartlar Noun
feri dava
ipotek gibi bir mukaveleyi (esas mukavele) teminat altına almak için akdolunan mukavele
feri mukavele (kıyafet , rehin , ipotek gibi bir mukaveleyi temin için akdolunan mukavele
feri mukavele
suçun işlenmesi sırasında katılan feri fail
feri masraflar Noun
feri ücretler
suçun işlenmesi sırasında katılan feri fail
suçun işlenmesi sırasında iştirak eden feri fail
ikinci derece borç
feri borçlu
ikinci derecede borçlu
feri delil
yan cümle
yan tümce
(İskoçya) özel vekâletname ile tröst idaresi