accumulated

  1. birikmiş
  2. teraküm etmiş
  3. müterakim
toplanmak Verb
Birikmiş Amortismanlar (-) Accounting
birikmiş meblağ
kullanılmamış yıllık izin Noun, Law
ödenmemiş borçlar Noun
birikmiş masraflar Noun
geçmiş yıl zararları Noun, Accounting
biriken talep
birikmiş tükenmeler
birikmiş amortismanlar
amortisman ihtiyatı
birikmiş amortisman
Birikmiş Amortismanlar (-) Accounting
birikmiş kâr payları , temettüler , dağıtılmamış kârlar , kümülatif tercihl
temettüler
birikmiş kâr payları Noun
dağıtılmamış kârlar
kümülatif tercihli hisse senedi sahipleri için tahakkuk eden ancak ödenmeyen kâr payı
birikmiş kâr payları Noun
(US) kullanılmamış yedek akçe
dağıtılmamış kârlar Noun
dağıtılmamış kârlar
birikmiş gelir
birikmiş gelir , dağıtılmamış kârlar
temettü olarak dağıtılmamış olan safi gelir
birikmiş kazanç
birikmiş faiz
birikmiş izin Noun, Management
Geçmiş Yıllar Zararları (-) Noun, Accounting
birikmiş kârlar Noun
(bilanço) birikmiş kârlar Noun
birikmiş kârlar Noun
birikmiş kârlar (kâr dağıtımında bir kısmı yedek akçe , bir kısmı da kâr payı olarak dağıtıldıktan sonra
toptan kârdan geriye kalan
bir işte dağıtılmadan alıkonan kazançtan alınan ek vergi
sahiplerine kâr payı olarak dağıtılacak olsaydı kişisel gelir vergisi yüksek olacağı için
birikmiş rezervler Noun
birikmiş kazanç
birikmiş şirket varlığı