Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
ace
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
as, (iskambil kâğıdında) birli, (zarda) bir, yek.
zerre, çok az (miktar/mesafe/derece).
üstün, başarılı, herhangi bir alanda üstün dereceye ulaşmış kimse.
an ace reporter
: başarılı bir raportör.
çok düşman uçağı düşürmüş havacı.
(tenis, golf vb.) tek vuruşla kazanılan sayı.
bir vuruşta sayı kazanmak.
başarılı olmak, başarı/üstünlük kazanmak.
to ace an exam
: sınavı birincilikle kazanmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
have/keep an ace up one's sleeve
en önemli habere/delile sahip olmak.
keep an ace up one's sleeve
gizli bir kozu olmak
Verb
(card games) ace
bey
play your ace
beklenmeyen bir hamle yapmak
Verb
within an ace
hemen hemen
within an ace
adeta
ace in the hole
(zamanı gelince işe yarayan) üstünlük, avantaj.
His strength in a crisis is an ace in the hole.
ace out
üstün başarı kazanmak.
He aced out all other competitiors.
be within an ace of …
…in eşiğine gelmek
Verb
be within an ace of …
…i kılpayı kaçırmak
Verb
be within an ace of …
neredeyse … olmak
Verb
be within an ace of …
…e ramak kalmak
Verb
be within an ace of …
…den kılpayı kurtulmak
Verb
be within an ace of …
az kalsın … olmak
Verb
come within an ace of …
…e ramak kalmak
Verb
come within an ace of …
…den kılpayı kurtulmak
Verb
come within an ace of …
neredeyse … olmak
Verb
come within an ace of …
az kalsın … olmak
Verb
come within an ace of …
…in eşiğine gelmek
Verb
come within an ace of …
…i kılpayı kaçırmak
Verb
she is an ace at tennis
teniste bir numara
within an ace of
kıl payı, râmak.
I was within an ace of being drowned
: Az kaldı boğuluyordum/boğulmama kıl payı/râmak
kaldı.
He was within an ace of death
: Az kaldı ölüyordu.
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.