adopt

English-Turkish Translation

  1. Transitive Verb seçmek, seçip almak.
    to adopt a name: bir ad seçmek.
    to adopt measures: tedbir almak.
    the
    course to adopt: seçilecek/izlenecek yol.
  2. Transitive Verb (yasal yollardan) evlât edinmek.
    to adopt someone as son: bir erkek çocuğu evlât edinmek.
  3. Transitive Verb benimsemek.
    to adopt the opinion of another: başkasının fikrini benimsemek.
  4. Transitive Verb kabul etmek, kabul oyu vermek.
    The House adopted the report: Meclis raporu kabul etti.
  5. Transitive Verb ders kitabı olarak kabul etmek.
  6. Transitive Verb (arkadaş, dost, varis, vb.) edinmek.
    to adopt a person as heir: bir kimseyi varis yapmak.
  7. Transitive Verb (özellikle politik bir mevkie) aday göstermek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

adoption
evlat edinme Noun, Civil Law
(proposal) to adopt
ittihaz etmek Verb
adopt a better attitude
toplanmak Verb
adopt a ca'canny policy
engelleme politikası benimsemek Verb
adopt a candidate
aday listesine girmesini onaylamak Verb
adopt a candidate
(Br) bir adayın aday listeye girmesini onaylamak Verb
adopt a child
evlat edinmek Verb
adopt a child
evlatlık almak Verb
adopt a constitution
bir anayasayı kabul etmek Verb
adopt a definite position on a question
bir konuda kesin tavır almak Verb
adopt a firm attitude
değişmez bir tutum benimsemek Verb
adopt a humble attitude
aşağıdan almak Verb
adopt a line of conduct
bir yöntemi benimsemek Verb
adopt a mantle
bir görüş noktasını benimsemek Verb
adopt a method
bir metod benimsemek Verb
adopt a motion by a large majority
bir önergeyi büyük çoğunlukla kabul etmek Verb
adopt a motion by large majority
önergeyi büyük çoğunlukla kabul etmek Verb
adopt a name
isim almak Verb
adopt a name
isim belirlemek Verb
adopt a new course
yeni bir seyir takip etmek Verb
adopt a new line
yeni bir tutum benimsemek Verb
adopt a new policy
yeni bir tutum benimsemek Verb
adopt a policy
bir tutum benimsemek Verb
adopt a proposal
bir teklifi kabul etmek Verb
adopt a report
bir raporu kabul etmek Verb
adopt a resolution
bir meclisin bir karara varması
adopt a resolution
bir karar almak Verb
adopt a resolution
bir meclisin bir kanun çıkarması
adopt a resolution
kararıni vermek Verb
adopt a tough policy
sert tutum benimsemek Verb
adopt a tough policy towards the workers
işçilere karşı sert bir tutum benimsemek Verb
adopt a view
bir görüş benimsemek Verb
adopt an advice
öğüt dinlemek Verb
adopt an anti-communist line
komünizm karşıtı bir tutum benimsemek Verb
adopt an attitude
tutum takınmak Verb
adopt an attitude
tutum belirlemek Verb
adopt an attitude
tavır benimsemek Verb
adopt an attitude
tavır takınmak Verb
adopt an attitude
tutum benimsemek Verb
adopt as candidate
aday göstermek Verb
adopt as it stands
olduğu gibi kabul etmek Verb
adopt European practices
batılılaşmak Verb
adopt in principle
benimsemek Verb
adopt measure
önlem almak Verb
adopt measures
önlemler almak Verb
adopt rules
kurallar koymak Verb
adopt something as a basis
bir şeyi temel ittihaz etmek Verb
adopt the minutes of the last meeting
tutanakları onaylamak Verb
adopt the minutess of the last meeting
son toplantının tutanaklarını onaylamak Verb
assume or to adopt (a specified) manner
tavır vrı almak Verb
when member states adopt these measures
üye devletler bu önlemleri kabul ettiğinde (kendi hukukunda)
English-Turkish phrases from Zargan's own database