akşam

Turkish-English Translation

  1. evening
  2. tonight
  3. night
  4. last night
  5. yesterday evening
  6. this evening
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

akşam sefası
marvel of Peru Noun, Plant Species
akşam sefası
four o'clock flower Noun, Plant Species
akşam sefası
mirabilis jalapa Noun, Plant Species
(şiirde) akşam
even
bu akşam
tonight
Noel gününden önceki akşam
christmas eve
sakin akşam
peaceful evening
akşam baskısı
late edition
akşam baskısı
late night final
akşam borsası
evening exchange
akşam bülteni
evening bulletin
akşam eğlence programı
afternoon performance
akşam ezanı
sunset call to prayer Noun, Religion-Faith
akşam ezanı
evening prayer call Noun, Religion-Faith
akşam ezanı
call to evening prayer Noun, Religion-Faith
akşam ezanı
maghrib adhan Noun, Religion-Faith
akşam ezanı
evening call to prayer Noun, Religion-Faith
akşam ezanı
sunset prayer call Noun, Religion-Faith
akşam gazetesi
afternoon paper
akşam gazetesi
evening paper
akşam gazetesi
evening journal
akşam geç vakit alışveriş yapan kimse
late shopper
akşam gezintisi
evening walk
akşam için randevu almak
to have a term for the evening Verb
akşam için sözü olmak
to have an engagement for the evening Verb
akşam içkisi
sundowner
akşam kahvaltısı
tea
akşam karanlığı
dusk
akşam karanlığı
nightfall
akşam karanlığı
gloaming
akşam konferansı
afternoon performance
akşam kursları
evening classes Noun
akşam kurslarına katılmak
to join evening classes Verb
akşam kurslarına yazılmak
to sign up for evening classes Verb
akşam lisesi
evening high school Noun, Education-Training
akşam okulu
evening school
akşam olmak
to become evening Verb
Akşam oluyor.
Night is falling.
akşam partisi
evening party
akşam piyasası
evening market
akşam postası
evening mail Noun
akşam saatlerinde
in the evening hours Adverb
akşam seansı
evening performance
akşam seansı
afternoon performance
akşam sınıfları
evening classes Noun
akşam trafiği
rush-hour traffic Noun, Transport
akşam yemeği
supper Noun, Food-Kitchen
akşam yemeği
evening meal Noun, Food-Kitchen
akşam yemeği
dinner Noun, Food-Kitchen
akşam yemeği için giyinmek
to change for dinner Verb
akşam yemeği için randevu vermek
to engage oneself for dinner Verb
akşam yemeği için resmi giyinmek
to dress for supper Verb
akşam yemeği toplantısı
dinner speech
akşam yemeği vakti
suppertime Noun
akşam yemeği vakti
supper time Noun
akşam yemeği vermek
to give a dinner Verb
akşam yemeği yemek
dine
Akşam yemeğinde ne var?
What's for dinner?
akşam yemeğinden önce
precibal
akşam yemeğinden sonra
postcibal
akşam yemeğine davetliler beklemek
to have a party to dinner Verb
akşam yemeğine kalmak
to stay to dinner Verb
akşam yemeğine kalmak
to stay for supper Verb
akşam yemeğini evinde yemek
dine in
akşam yemeğini yedirmek
to dine Verb
akşam yemeğini yemek
sup
akşam yemeğini yiyen
diner
Akşam yemekte ne var?
What's for dinner?
akşam yıldızı
evening star Noun, Astronomy
(Hıristiyanlıkta) akşam duaları
vespers Noun
(pansiyon veya otel) kahvaltı ile akşam yemeği dahil
partial board
beş kap akşam yemeği
five course- dinner
bir akşam yemeğinde servis yapmak
to waiting at a dinner Verb
bir lokantada öğle ve akşam yemeklerinde olduğu gibi
split shift
birine akşam yemeği ısmarlamak
to treat someone to dinner Verb
birine akşam ziyafeti çekmek
to stand someone a dinner Verb
birini akşam yemeğine alıkoymak
to keep someone for dinner Verb
birini akşam yemeğine beklemek
to have someone in for dinner Verb
birini akşam yemeğine götürmek
to take someone in to dinner Verb
birini akşam yemeğine götürmek
to take someone out to dinner Verb
birini akşam yemeğine götürmeye davet etmek
to ask out to dinner Verb
birini nefis bir akşam yemeğine götürmek
to take someone to a swell dinner party Verb
birinin onuruna bir akşam yemeği vermek
to tender someone a complimentary dinner Verb
dostlara akşam yemeği vermek
to entertain friends to dinner Verb
gemide kısa akşam nöbeti
dog watch
konukları akşam yemeği için yerleştirmek
to seat people for dinner Verb
mükellef akşam yemeği
elaborate dinner
mum ışığı altında akşam yemeği
candlelight dinner
resmi akşam yemeği
dinner party
resmi akşam yemeği
official dinner
resmi akşam yemeği
banquet dinner
resmi akşam yemeği
formal dinner
sakin bir akşam yemeği
quiet dinner party
yalnız erkeklerin gittiği akşam yemeği
stag dinner
yarın akşam yapacak bir şeyi olmamak
to have nothing on tomorrow evening Verb
aksam
spare parts
aksam
component Noun, Transport
aksam
parts
Aksam Tip Onayı Belgesi
Component Type-Approval Certificate Noun, Transport
Diğer makine, ekipman, aksam ve parçaları ile büro mobilyalarının toptan ticareti (NACE kodu: 46.6)
Wholesale of other machinery, equipment and supplies (NACE code: G46.6) Noun, Trades-Professions
sabit aksam
fixed component Noun, Transport
Son Akşam Yemeği
The Last Supper Noun, Religion-Faith
Tarımsal amaçlı makine ve ekipmanlar ile aksam ve parçalarının toptan ticareti (NACE kodu: 46.61)
Wholesale of agricultural machinery, equipment and supplies (NACE code: G46.6.1) Noun, Trades-Professions
yürüyen aksam
moving parts Noun, Transport
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Güneşin batma ... günün sonu
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.

aksam
Kısımlar, bölümler