alıkoymak

Turkish-English Translation

  1. hold
  2. stay
  3. detain
  4. bind
  5. forbear
  6. Verb to hold back
  7. Verb to intern
  8. Verb to stop
  9. Verb to hold (sb) in (a place) for a while
  10. Verb to detain
  11. Verb to keep (sb) from (doing sth
  12. Verb to set aside
  13. repress
  14. Verb to delay
  15. Verb to hold
  16. Verb to keep
  17. Verb to retain
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

alıkoyma
retention Noun, Law
(memur) belli bir süre mevkiinde alıkoymak
to hold over Verb
bir belgeyi alıkoymak
to withhold a document Verb
bir kopyasını kendine alıkoymak
to have a copy of one's own Verb
bir şeyden kendini alıkoymak
to withhold oneself from sth Verb
bir şeyi alıkoymak
to keep back Verb
bir şeyi alıkoymak
to take toll of sth Verb
birini akşam yemeğine alıkoymak
to keep someone for dinner Verb
birini alıkoymak
to delay someone Verb
birini bir iş yapmaktan alıkoymak
to foreclose someone from doing sth Verb
birini görevinden alıkoymak
to retain someone in his office Verb
birini görevinin ifasından alıkoymak
to obstruct someone in the execution of his duty Verb
birini mevkiinde alıkoymak
to maintain someone in office Verb
birini mevkinde alıkoymak
to maintain someone in office Verb
birşeyi alıkoymak
to delay something Verb
delili alıkoymak
to withhold evidence Verb
delili alıkoymak
to withhold the evidence Verb
emaneten alıkoymak
to hold in escrow Verb
eski bir âdeti alıkoymak
to retain an old custom Verb
gönderilen bir mesajı yolda alıkoymak
to intercept a messenger Verb
işinden alıkoymak
to bother Verb
kendine alıkoymak
to retain for oneself Verb
kendini bir şey yapmaktan alıkoymak
to refrain Verb
kopyasını kendinde alıkoymak
to have a copy of one's own Verb
krediyi alıkoymak
to withhold a credit Verb
maaşın bir kısmını alıkoymak
to retain an amount out of the pay Verb
malları alıkoymak
to detain goods Verb
malların geri kalanını alıkoymak
to hold over the rest of the goods Verb
paranın üstünü alıkoymak
to keep the odd money Verb
pasaportu geçici olarak alıkoymak
to withold tentatively passport privileges Verb
pasaportu geçici olarak alıkoymak
to hold tentatively passport privileges Verb
ücretleri alıkoymak
to detain wages Verb
ücretleri alıkoymak
to retain wages Verb
ücretleri alıkoymak
to stop wages Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Bir süre için bir yerde tutmak, ... gitmesine engel olmak, hapsetmek
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.