Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
assert
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Transitive Verb
(kuvvetle) ileri sürmek, (güvenle/kesinlikle) iddia etmek.
to assert that one is innocent
: Bir
kimsenin suçsuz olduğunu (kesinlikle) iddia etmek.
He asserted his ideas loudly and clearl
y: Fikirlerini açıkça ve kesinlikle ileri sürdü.
Transitive Verb
savunmak, (fikir ve iddiayı) müdafaa etmek.
He asserted his rights
: Haklarını savundu.
Transitive Verb
(ısrarla/cesaretle) ileri atılmak.
Transitive Verb
(birşeyin varlığını) beyan/iddia/ispat etmek, göstermek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
assert one's authority
hükmünü geçirmek
Verb
assert one's good faith
iyi niyetini belirtmek
Verb
assert one's innocence
suçsuzluğunu ileri sürmek
Verb
assert one's innocence
suçsuzluğunu tekrar tekrar iddia etmek
Verb
assert one's rights
haklarını savunmak
Verb
assert a claim
bir hak iddiasında bulunmak
Verb
assert a claim
iddiada bulunmak
Verb
assert a claim
iddia ileri sürmek
Verb
assert a right
hak iddia etmek
Verb
assert oneself
(a) kudretini/otoritesini gösterecek şekilde davranmak, (b) dikkati üzerine çekmek.
assert something obstinately
tutturmak
Verb
assert the contrary
aksiinıiddia etmek
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.