at call

  1. istek halinde, istenildiği takdirde, talep vukuunda.
ihbar üzerine mal teslimi
vadesiz mevduat
günlük borç
vadeli kredi
istendiğinde ödenir
talep üzerine geri ödenir
borsa bankerlerine bankalar tarafından verilen çok kısa vadeli borçlar
(Br) iskonto kurumlarına
emre/emrine âmâde, her emir ve arzuyu yerine getirmeye hazır.
He has three secretaries at his beck
and call: Emrine âmâde 3 kâtibesi var.
to have somebody at one's beck and call: bir kimseyi parmağında oynatmak/her istediğini yaptırmak.
birinin emrine amade olmak Verb
kısa süre önceden toplantı çağrısı yapmak Verb
bir limana uğramak Verb
bir limana uğramak Verb
uğramak, kısa bir ziyarette bulunmak.
bir yere uğramak Verb
bir yeri ziyaret etmek Verb
hastane ziyaretinde bulunmak Verb
hastane ziyaret inde bulunmak Verb
limana uğramak Verb