bilet

Turkish-English Translation

  1. mil e age ticket
  2. ticket
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

(havayolu) gidiş dönüş bileti
point-to-point ticket
abone bileti
commuter fare
abonman bileti
season ticket
abonman bileti
subscription ticket
aile bileti
family ticket
aktarma bileti
transfer ticket
aktarma bileti
commutation ticket
aktarma bileti
intermediate ticket
aktarma bileti
correspondence ticket
artık geçersiz bileti
ticket no longer available
aylık abonman bileti
monthly season ticket
aylık gidiş dönüş bileti
monthly return ticket
aynı gün için geçerli dönüş bileti
day ticket
bagaj bileti
luggage check
bagaj bileti
baggage card
bagaj bileti
baggage check
dönüş bileti
return half (railway)
dönüş bileti
return ticket
gidiş bileti
one-way ticket
gidiş bileti
outward ticket
gidiş bileti
outward half (railway)
gidiş dönüş bileti
round-trip ticket
gidiş dönüş bileti
circular ticket
gidiş dönüş bileti
return ticket
gidiş geliş bileti
return ticket
gidiş-dönüş bileti
return
gidiş-dönüş bileti
round trip excursion fare
gidiş-dönüş bileti
round-trip ticket
gidiş-dönüş uçak bileti
round trip air fare
gidiş-geliş uçuş bileti
tour fare
giriş bileti
admission ticket
giriş bileti
ticket of admission
grup bileti
party ticket
gurup bileti
party ticket
hafta sonu bileti
weekend ticket
havalanmadan kısa süre önce ucuzlatılan uçak bileti
standby fare
ikinci sınıf bileti
second- class ticket
ikincisınıf bileti
second-class ticket
indirimli gezi bileti
excursion ticket
indirimli gezi fiyatı uygulanan kısa süreli yolculuk bileti
excursion ticket
işçi bileti
workmen's ticket
işçi dönüş bileti
workmen's return ticket
istenildiği kadar kullanılabilecek tren bileti
unlimited railway ticket
kayakçıları tepeye götüren teleferik bileti
lift ticket
kombine demiryolu ve otobüs bileti
combined rail and road ticket
loca bileti
box ticket
metro bileti
tube ticket
metro bileti
tube fare
otobüs bileti
bus ticket
otobüs bileti
coach fare
park bileti
parking ticket
peron bileti
platform ticket
piyango bileti
raffle ticket
piyango bileti
ticket in a lottery
spor loto bileti
pool ticket
transfer bileti
transfer ticket
tren bileti
train ticket
tren bileti
rail ticket
tren bileti
railroad ticket
tren bileti
railway ticket
tur bileti
circular ticket
turistiksınıf bileti
(US) tourist-class fare
turizm bileti
tourist ticket
uçak bileti
flight ticket Noun, Air Traffic
uçak bileti
plane ticket Noun, Air Traffic
uçak bileti
air ticket Noun, Air Traffic
uçak bileti
airline ticket Noun, Air Traffic
uçuş bileti
flight ticket
valiz bileti
baggage ticket
yalnız gidiş bileti
(US) one-way ticket
yalnız gidiş bileti
single ticket
yalnız gidiş bileti
one- way ticket
yarım bilet (çocuk bileti
half ticket
yarım çocuk bileti
child's half fare ticket
yataklı bileti
sleeping-car ticket
yataklı vagon bileti
berth ticket
yataklı vagon bileti
sleeping-car ticket
yıllık abonman bileti
annual ticket
yolcu bileti
passenger ticket
açık bilet
open ticket
aktarmalı bilet
transfer ticket
birinci sınıf bilet
first class ticket
cezalı bilet
ticket plus fine
devredilebilir bilet
transferable ticket
devredilebilir bilet
tranferable ticket
direkt bilet
through ticket
ek bilet
extra ticket
ek bilet
excess ticket
geçerli bilet
valid ticket
geçersiz bilet
invalid ticket
geçersiz bilet
out-of-date ticket
haftalık bilet
weekly ticket
ilave bilet
additional ticket
ilave bilet
extra ticket
indirimli bilet
reduced-rate ticket
indirimli bilet
cheap ticket
kayıp bilet
lost ticket
kazanan bilet
winning ticket
kolektif bilet
collective ticket
kollektif bilet
collective ticket
kombine bilet
combined ticket
kullanılmamış bilet
unused ticket
kupon bilet
coupon ticket
müşterek bilet
collective ticket
önceden satın alınmış bilet
advanced-purchased ticket
önceden satın alınmış bilet
advance-purchased ticket
ortak bilet
block ticket
rezervasyonlu bilet
reserved-seat ticket
tam bilet
full fare- ticket
tam bilet
adult fare
tek yönlü bilet
single ticket
tenzilatlı bilet
cheap ticket
ücretsiz bilet
frc- pass
ücretsiz bilet
complimentary ticket
ucuz bilet
cheap ticket
ucuz bilet
cheap fare
ucuzlatılmış bilet
cheap ticket
ucuzlatılmış bilet
privilege ticket
yarım bilet
half-fare ticket
yıllık bilet
annual ticket
bilet almak
to buy a ticket Verb
bilet almak
to take a ticket Verb
bilet ayırtmak
to book a ticket Verb
bilet defteri
ticket book
bilet gişesi
ticket office
bilet gişesi
ticket window
bilet gişesi
box office
bilet karaborsacısı
tout
bilet karnesi
mileage book
bilet kesme
ticketing
bilet kesme
issue of tickets
bilet kesme mahalli
ticket counter
bilet kesmek
to issue tickets Verb
bilet kontrolöru
ticket inspector
bilet kontrolörü
ticket puncher
bilet kontrolörü
carriage examiner
bilet kontrolörü
ticket inspector
bilet kontrolü
ticket control
bilet memuru
conductor
bilet numarası
ticket number
bilet otomatı
vending machine
bilet otomatı
ticket slot machine
bilet rezerve etmek
to book a ticket Verb
bilet sahibi
ticket holder
bilet satıcısı
ticket seller
bilet satın almak
to buy a ticket Verb
bilet satış gişesi
ticket center
bilet satışı
ticket sales
bilet satışı
ticket booking
bilet toplayan kontrolör
ticket collector
bilet ücret tarifesi
schedule of fares
bilet ücreti
passage
bilet ücreti
fare
bilet ücreti mıntıkası
fare stage Noun
bilet ücreti sistemi
fare system
bilet ücreti tarifesi
fare schedule
bilet ücretini ödemek
to pay one's fare Verb
bilet ücretleri listesi
register of fares
bilet ücretlerinde indirim
reduction in fares
bilet vergisi
passenger duty
bilet zarfı
ticket envelope
(demiryolu) asgari bilet ücreti
minimum fare
azami bilet ücreti
peak fare
biri için bilet almak
to book a ticket in sb's name Verb
birine bilet almak
to get someone a ticket Verb
büyük bilet ücreti
adult fare
cezalı bilet kesilmek
to get a ticket Verb
dönüş bilet ücreti
return fare
havayolu boş bilet stoku
ticket stock
indirimli bilet ücretleri
reduced fares Noun
indirimli mevsim bilet ücreti
low seasonal fare
jet uçağı bilet ücreti
jet fare
mevsim sonu bilet ücreti
off-season fare
normal bilet ücreti
ordinary fare
önceden bilet almak
to book a ticket Verb
önceden bilet satışı
advance ticket sale
otobüs bilet ücreti
bus fare
otomatik bilet makinası
ticket machine Noun
otomatik bilet makinası
cashomat Noun
sadece gidiş bilet ücreti
single fare
sinema bilet ücreti
movie admission price
tam bilet parası ödemek
to pay the full fare Verb
tam bilet parası vermek
to pay full fare Verb
tam bilet parasını ödemek
to pay the full fare Verb
tren bilet ücreti
railway fare
tren bilet ücreti
railroad fare
uçak bilet ücreti
airline fare
ucuz bilet tarifesi
bargain tour fare
ucuz bilet ücreti
low-cost fare
ucuz tur bilet ücreti
bargain-tour fare
vb bilet gişesi
booking hall
yalnız gidiş bilet ücreti
single fare
yarım bilet ücreti
half rate
yarım bilet ücreti
half fare
yarım bilet ücreti
half-fare
yolcu bilet ücreti
passenger fare
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Taşıtlardan, tiyatro, sinema gibi eğlence yerlerinden ... ile alınan basılı kâğıt
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.