burr

  1. (elektrikli) dönerge: küçük delikleri/oyukları genişletmek için makinist, dişçi vb.'nin kullandıkları küçük alet.
  2. burr drill ile ayni anlama gelir. dişçi matkabı.
  3. (ağaç vb. de) kaba/düzgünsüz çıkıntı.
  4. pürüzletmek, çapaklandırmak.
  5. dönergelemek, çapağını almak/düzeltmek, (küçük oyuğu/deliği) genişletmek.
    bur şeklinde de yazılır.
  6. Noun perçin rondelası.
  7. Noun saç levhadan zımbalanan parça.
  8. Noun (gemi inşaatında) bakır çivi rondelâsı
  9. R harfinin gırtlaktan telâffuzu.
  10. kaba köylü şivesi/telâffuzu.
  11. vırıltı, “rrr”li ses.
  12. gırtlaktan ses çıkararak konuşmak.
  13. kaba konuşmak.
  14. vırıltılı/hırıltılı ses çıkarmak
  15. Noun (bkz: burrstone ).
  16. Noun yumuşak kaya içindeki sert silisli damar.
    buhr şeklinde de yazılır.
burr ile ayni anlama gelir. dişçi matkabı.
karabiber değirmeni Noun, Food-Kitchen
karabiber değirmeni Noun, Food-Kitchen
topkamış
(Sparganium): kamış gibi uzun yaprakları ve yuvarlak dikenli meyveleri olan bitkiler. Noun