called

English-Turkish Translation

  1. adında
  2. ödeme çağrısı yapılmış
  3. çağrılmış
  4. adlı
  5. namı altında
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

so-called
sözde Adjective
be called
çağrılmak Verb
be called
denilmek denmek Verb
be called
denmek denilmek Verb
being called
çağrılma
have someone called
çağırtmak Verb
so called
(a) sözde, gûya, sözüm ona, (b) … adlı, …'denilen.
telegram to be called
istenmek üzere postanede bekleyen telgraf
called article
rağbet gören mal
called away
vadesinden önce itfa edilmiş (geri ödemesi yapılmış) tahvil
called bond
vadesinde ödenmek üzere çağırısı yapılan senet
called bond
vadesinde ödenmek üzere çağrısı yapılan senet
called bond
vadesinde ödeme çağrısı yapılmış senet
called for articles
rağbet gören bir mal
called meeting
hissedarların olağanüstü toplantısına çağırma
called meeting
hissedarları olağanüstü toplantı sına çağırma
called party
aranan taraf Noun
called up capital
hissedarlardan ödenmesi istenen sermaye
called upon to pay
ödeme talebinde bulunulmuş
be called …
… olarak çağrılmak Verb
be called …
… olarak adlandırılmak Verb
be called …
… diye çağrılmak Verb
be called …
adı … olmak Verb
be called …
… denmek Verb
be called as witness
tanık olarak mahkemeye çağrılmak Verb
be called as witness to the court
tanıklık etmeye çağrılmak Verb
be called away on business
iş için çağrılmış olmak Verb
be called back
geriye çağrılmak Verb
be called on to give evidence
tanıklık etmeye çağrılmak Verb
be called to do something
kendini birşey yapmak zorunda hissetmek Verb
be called to jury service
jüri üyeliği yapmaya çağrı almak Verb
be called to office
bakanlığa çağrılmak Verb
be called to the bar
baroya girmek Verb, Law
be called to the bar
baroya kabul edilmek Verb, Law
be called to the chair
başkanlığa çağrılmak Verb
be called to the chairmanship of
'nın başkanlığını üstlenmeye çağrılmak Verb
be called to the chairmanship of
...'nın başkanlığını üstlenmeye çağrılmak Verb
be called to the colours
askerliğe çağrılmak Verb
be called to the ministry
bakanlığa atanmak Verb
be called to the throne
tahta çağrılmak Verb
be called up for active service
askere çağrılmak Verb
be called up for military service
askerlik hizmeti için çağrılmak Verb
be called up to military service
askere çağrılmak Verb
be called within the bar
(Br) hazine avukatı tayin edilmek Verb
meeting called at short notice
kısa süre önceden haber verilen toplantı
parcels to be called for
postrestant koliler Noun
store frequently called phone numbers on tape
sık sık aranan telefon numaralarını banda kaydetmek Verb
the pot called the kettle black
tencere tencereye dibin kara demiş.
to be called for
postrestant
You called it.
Bildiniz.
You called it.
Bildin.
English-Turkish phrases from Zargan's own database