Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
canned
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
konserve
Adjective
konserve (edilmiş).
canned beans/peas
: konserve fasulya/bezelye.
Adjective
(a) plağa kaydedilmiş, teype alınmış.
a canned music.
(b) hazır, el altındaki, tekrar kullanılmak
üzere önceden hazırlanmış.
a canned program.
canned heat
: hazır yakıt, yemek ısıtmak için küçük tenekelere konulmuş alkol/parafin vb.
Adjective
harcıâlem, bayağı, basit, bir yenilik getirmeyen.
Adjective
sarhoş.
Adjective
kovulmuş, işten atılmış, yol verilmiş, sepetlenmiş.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
canned beer
kutu bira
Noun, Food-Kitchen
canned beer
teneke bira
canned food
konserve gıda
canned food
konserve yiyecek
canned food
(US) konserve yiyecek
canned food
konseve yiyecek
canned food
konserve
canned goods
(US) konserve
canned hunt
örgütler tarafından avlanacak olan hayvanların sağladığı
canned hunt
(US) kapalı arazi avı
canned hunt
çevresi parmaklıklarla çevrili alandaki vahşi hayvan avı
canned music
teyp bandına kaydedilmiş müzik
canned provision
konserve erzak
canned speech
kaydedilmiş konuşma
canned speech
teyp bandına kaydedilmiş konuşma
canned speech
banttan yayınlanan konuşma
making or selling of canned food
konservecilik
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.