check in

  1. (a) (otel vb.) girerken kaydolunmak, (b) (uçağa binmeden önce) biletini kontrol ettirmek.
    You must
    check at the airport an hour before your plane leaves. (c) ödünç alınan şeyi iade etmek.
    I'm just going to check these books at the library.
birşeyi emanete vermek Verb
birşeyi bagaja teslim etmek Verb
birşeyi bagaj kontrolüne vermek Verb
birşeyi bagaja göndermek Verb
birşeyi bagaja vermek Verb
birşeyi emanet etmek Verb
(US) otele inip giriş kaydını yaptırmak Verb
otele inmek Verb
frenlenmek Verb
birinin girişini yapmak Verb
birini kaydetmek Verb
birinin giriş işlemlerini yapmak Verb
birinin kaydını yapmak Verb
giriş/biniş kaydı: uçağa binecek yolcuların bilet kontrol işlemi.
check-in time: uçağa binme zamanı.

Your check-in time is half an-hour before departure.
Noun
birini hep meşgul etmek Verb
saldırısını önlemek Verb
kontrol altında.
hold in check: kontrol altında tutmak, hâkim olmak.
(US) Br çeki ödemek Verb