Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
clamp
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
kenet, mengene, kıskaç.
clamp coupling
: kenetli kavrama.
kıskaç, krampon, işkence.
sıkma, kasma, germe.
clamp bolt
: kaskı cıvatası.
clamp dog
: kurbağacık.
clamp jaw
:
sıkma/kasma/germe çenesi.
clamp jig
: sıkma/germe avadanı.
clamp screw
: sıkma vidası.
(mengene ile) sıkıştırmak, kenetlemek, kasmak, germek, bastırmak, tespit etmek.
clamp these two pieces of wood together.
hantal hantal yürümek, ağır adımlarla/sarsak sarsak ilerlemek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
anchor clamp
bağlama kelepçesi
bench clamp
mengene
connecting clamp
rakor
cover frame clamp
kaporta kapağı
folding top clamp
kaporta kapağı
metal clamp
kenet
ordeal carpenter's clamp
işkence
wood clamp
hand screw
.
clamp a ban on newspaper
gazetelere sansür koymak
Verb
clamp ceilings on prices
fiyatlara tavan tespit etmek
Verb
clamp coupling
kavrama
clamp coupling
sıkma
clamp coupling
kenetli kavrama
clamp down
çok sıkı kontrol altına almak, kontrolu sıklaştırmak, çok titiz olmak, sıkmak, göz açtırmamak.
The
government is clamping down tax dodgers: hükümet vergi kaçakçılarını sıkı sıkıya kontrol ediyor.
clamp down on credit
krediyi sınırlama
clamp down on credit
kredi vermeyi frenlemek
Verb
clamp down on credits
krediyi uygulamaya koymak
Verb
clamp jig
bağlama düzeni
clamp jig
bağlama tertibatı
clamp limits on spending
harcamaları sınırlandırmak
Verb
clamp screw
sıkma vidası
Noun
clamp truck
çektiri: büyük eşyayı kavrayıp taşımaya mahsus paralel iki kolu olan kamyon
Noun
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.