coma

English-Turkish Translation

  1. Noun, Medicine koma
  2. Noun baygı, koma: hastalık, zehirlenme, yaralanma vb. sonucunda uzun süren derin baygınlık hali.
    go into
    a coma: bayılmak, komaya girmek.
  3. Noun, Astronomy kuyruklu yıldızın başı etrafındaki ışık.
  4. Noun (tek renkli) sapınç: ışıklı noktanın bir optik düzenle elde edilen görüntüsünün tek renkli geniş bir benek halinde görülmesi.
  5. Noun, Botany (a) püskül, tohumun ucundaki püskül gibi kısım, (b) sap ucundaki yaprak demeti, (c) (ananas vb. ucundaki) saçak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

artificial coma
yapay koma Noun, Medicine
be in a coma
komada olmak Verb, Medicine
come out of a coma
komadan çıkmak Verb, Medicine
fall into a coma
komaya girmek Verb, Medicine
go into a coma
komaya girmek Verb, Medicine
induced coma
yapay koma Noun, Medicine
induced coma
suni koma Noun, Medicine
lapse into a coma
komaya girmek Verb, Medicine
metabolic coma
metabolik koma Noun, Medicine
put someone into a coma
birini komaya sokmak Verb, Medicine
coma to lapse into a
komaya girmek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database