compensation

  1. Noun, International Law tazminat
  2. Noun telafi
  3. Noun dengeleme, denkleştirme, denge /muvazene sağlama, denge.
  4. Noun zarar ödentisi, tazminat, ödün, taviz, bedel, karşılık.
    The insurance company paid him $5000 as compensation
    for the loss of his car.
  5. Noun, Biology telâfi, yerini doldurma, karşılama: bir organın kusur ve arızasının fazlaca gelişen başka bir organca karşılanması.
  6. Noun, Psychology ödünleme: kişiliğin gerçek ya da hayalî bir kusurunu gidermek için başka bir nitelik veya yeteneğin geliştirilmesi.
  7. Noun işsizlik tazminatı, ödenti, ücret.
denkleştirme talebi Noun, Law
manevi tazminat Noun, Law
Yatırımcı Tazmin Merkezi (YTM) Noun, Capital Markets
vasat üstü tazminat
tazminat konusunda anlaşmak Verb
yeterli tazminat
tazminat avansı
tazminat tutarı
tazminatın tutarı
tazminatı değerlendirmek Verb
tazminat kabul etmek Verb
tazminat vermek Verb
tazminata karar verme
temel tazminat
ana tazminat
tazminat sebebi
tazminata ehil olmak Verb
nakit tazminat
kasa tazminatı
tazminat istemek Verb
tazminat talep etmek Verb
tazminat talebi Noun, Law
günlük tazminat
ertelenen tazminat
genellikle emekliliğe ayrılırken ödenmek üzere cari kazançların bir kısmının dağıtılmasını erteleme
daha sonraki bir tarihte
teyit edilmiş rezervasyona bağlı kalınmamasından ötürü havayolunun yolcuya ödediği yasal ceza
tazminatın belirlenmesi
tazminat vermemek Verb
hasar tazminatını kabul etmemek Verb
tazminat akçesi
işten çıkarma tazminatı
memur tazminatı
memur tazminatı
hakkaniyete uygun tazminat Noun, Civil Law
eşit tazminat
makam tazminatı
serbest takdire bağlı tazminat
adil ve makul tazminat
finansal tazminat
mali tazminat
brüt tazminat
gayri safi olarak ödenen ücret
brüt ücret
aynî tazmin, aynî tazminat, aynen tazmin, aynen tazminat Noun, Insurance
adil tazminat
5233 sayılı Tazminat Kanunu Proper Name, Law
kanuni tazminat
tazminat sorumluluğu
zarardan sorumlu
tazminat sınırı
(gelir vergisi) uzun yıllar çalışma sonucu sağlanan gelir
zarar tazminatı
tazmin etmek Verb
telafi etmek Verb
tazminat ödemek Verb
piyasa telafisi
maddi tazminat Noun, Law
tazminat usulü
telafi etme şekli
para tazminatı
nakdi tazminat
(US) belediye imtiyazı
belediye imtiyazı
tazminat ödemek Verb
tazminat ödemek Verb
nakdi tazminat
maddi tazminat
para tazminatı
portföy tazminatı Noun, Law
zarar-ziyan tazmin hakkı
hasar , zarar-ziyan tazmin hakkı
yetersiz tazminat
(US) tazminatı tespit etmek Verb
tazminat ödemek Verb
tazminat miktarı üzerinde anlaşmak Verb
hastalık tazminatı
hastalık yardımı
tazminat olarak ödenen tutar
tazminat sistemi
işsizlik tazminatı almak Verb
işsizlik yardımı almak Verb
işsizlik yardımı almak Verb
işsizlik tazminatı almak Verb
tazminatı tespit etmek Verb
toplam tazminat
topyekûn tazminat
giydirilmiş ücret Noun, Employment
topyekûn tazminat
tazminatı iade etmek Verb
işsizlik tazminatı
(US) işsizlik tazminatı
haksız rekabet yolları Noun
(US) izin tazminatı
savaş hasarı tazminatı
işçi tazminatı
(US) işyeri kaza tazminatı
işyeri kaza tazminatı
iş kazası teminatı
(US) yıl sonu tazminatı
yıl sonu ikramiyesi
muvazene hesabı
(uluslararası) tazminat anlaşması
(uluslararası) tazminat sözleşmesi
tazminat verme
kaza tazminatı
tazminat işi
karşılıklı dava yoluyla tazminat
tazminat talebi Noun, Law
zarar ziyan tutarı
tazminat masrafları Noun
tazminat işi
(US) tazminat olanağı
tazminat olanağı
(US) hasar değerlendirme eksperi
postanın göndericinin paketi kaybolduğunda ödediği tazminat
tazminat sahası Noun
(US) tazminat sahası Noun
zarar ziyan tazminatı
zararın tazmini
hasar tazminatı
zararların tazmini
kamulaştırma tazminatı
kamulaştırma bedeli Noun, Law
ek ders ücreti Noun, Education-Training
ıslahat masrafları Noun
meslek hastalıkları tazminatı
bir yerin çevresini bozan kişinin ödediği tazminat
şirketle olan sözleşmesi sona ermeyen bir müdüre şirketçe ödenen meblağ
yapılan harcamalar tazminatı
kullanma tazminatı
tazminat şekli
borsada bir üye şirketin acze düşmesi durumunda yatırımcıların oluşacak zararlarını karşılamak amacı
ile borsa üyelerinin meydana getirdiği ve finanse
telafi fonu
önceden ödenmiş tazminatların cetveli
nakdi tazminat
aynî tazmin, aynî tazminat, aynen tazmin, aynen tazminat Noun, Insurance
(US) işçi kaza sigortası Noun
işçi kaza sigortası Noun
(US) iş kazası sigortası Noun
iş kazası sigorta primi
iş kazası sigorta hukuku
tazminat parası
zararın karşılanması Noun, Law
tazminat bürosu Noun
tazminat paketi
(US) tazminat paketi
tazminat ödemeleri Noun
denkleme sarkacı: uzunluğu sıcaklıkla değişmeyen sarkaç.
(işçiler) tazminat süresi
yaralanmanın derecesiyle orantılı tazminat
tazminat hükümleri Noun
tazminat programı
tazminat akçesi
İngiltere'de bazı sanayilerin kamulaştırılması üzerine hissedarlarına tazminat olarak verilen hükümet garantisini taşıyan hisseler Noun
zarar ziyan tazminatı talep etmek Verb
işçi tazminatı karşılığı
kaldor-hıcks kriteri
(US) Patent Tazminat Ofisi
ücret telafi nispeti
işçi tazminatı kanunu
(Br) iş kazası tazminatı kanunu
işçi kazası sigortası Noun
işçi sigortası. Noun
(Br) işçi tazminatı kanunu
(US) işçi kazası sigortası Noun
Nakdi Tazminat Komisyonu Proper Name, Organizations
Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun Proper Name, Law