denkleştirme talebi
Noun, Law
manevi tazminat
Noun, Law
Yatırımcı Tazmin Merkezi (YTM)
Noun, Capital Markets
tazminat konusunda anlaşmak
Verb
tazminatı değerlendirmek
Verb
tazminat kabul etmek
Verb
tazminata ehil olmak
Verb
tazminat talep etmek
Verb
tazminat talebi
Noun, Law
genellikle emekliliğe ayrılırken ödenmek üzere cari kazançların bir kısmının dağıtılmasını erteleme
teyit edilmiş rezervasyona bağlı kalınmamasından ötürü havayolunun yolcuya ödediği yasal ceza
hasar tazminatını kabul etmemek
Verb
hakkaniyete uygun tazminat
Noun, Civil Law
serbest takdire bağlı tazminat
gayri safi olarak ödenen ücret
aynî tazmin, aynî tazminat, aynen tazmin, aynen tazminat
Noun, Insurance
5233 sayılı Tazminat Kanunu
Proper Name, Law
(gelir vergisi) uzun yıllar çalışma sonucu sağlanan gelir
portföy tazminatı
Noun, Law
hasar , zarar-ziyan tazmin hakkı
(US) tazminatı tespit etmek
Verb
tazminat miktarı üzerinde anlaşmak
Verb
tazminat olarak ödenen tutar
işsizlik tazminatı almak
Verb
işsizlik yardımı almak
Verb
işsizlik yardımı almak
Verb
işsizlik tazminatı almak
Verb
tazminatı tespit etmek
Verb
giydirilmiş ücret
Noun, Employment
tazminatı iade etmek
Verb
haksız rekabet yolları
Noun
(US) işyeri kaza tazminatı
(uluslararası) tazminat anlaşması
(uluslararası) tazminat sözleşmesi
karşılıklı dava yoluyla tazminat
tazminat talebi
Noun, Law
(US) hasar değerlendirme eksperi
postanın göndericinin paketi kaybolduğunda ödediği tazminat
(US) tazminat sahası
Noun
kamulaştırma bedeli
Noun, Law
ek ders ücreti
Noun, Education-Training
meslek hastalıkları tazminatı
bir yerin çevresini bozan kişinin ödediği tazminat
şirketle olan sözleşmesi sona ermeyen bir müdüre şirketçe ödenen meblağ
yapılan harcamalar tazminatı
borsada bir üye şirketin acze düşmesi durumunda yatırımcıların oluşacak zararlarını karşılamak amacı
ile borsa üyelerinin meydana getirdiği ve finanse
önceden ödenmiş tazminatların cetveli
aynî tazmin, aynî tazminat, aynen tazmin, aynen tazminat
Noun, Insurance
(US) işçi kaza sigortası
Noun
(US) iş kazası sigortası
Noun
zararın karşılanması
Noun, Law
denkleme sarkacı: uzunluğu sıcaklıkla değişmeyen sarkaç.
(işçiler) tazminat süresi
yaralanmanın derecesiyle orantılı tazminat
İngiltere'de bazı sanayilerin kamulaştırılması üzerine hissedarlarına tazminat olarak verilen hükümet garantisini taşıyan hisseler
Noun
zarar ziyan tazminatı talep etmek
Verb
(US) Patent Tazminat Ofisi
(Br) iş kazası tazminatı kanunu
işçi kazası sigortası
Noun
(Br) işçi tazminatı kanunu
(US) işçi kazası sigortası
Noun
Nakdi Tazminat Komisyonu
Proper Name, Organizations
Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun
Proper Name, Law