concealment

English-Turkish Translation

  1. Noun gizle(n)me, sakla(n)ma, sır tutma.
    concealment of evidence is against the law.
  2. Noun gizlilik, saklılık.
  3. Noun gizlenme/saklanma yeri.
    The criminal stayed in concealment until the police had passed.
    to
    find a (place of) concealment: saklanacak bir yer bulmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

active (fraudulent) concealment
dolandırıcılık amacıyla bile bile gizleme
deliberate concealment
kasdi gizleme
deliberate concealment
kasti gizleme
fraudulent concealment
akitlerden birinin bildirilmesi gereken esaslı bir hususu veya ayıbı diğer akitten bilerek ve onu akit
yapmaya sevk etmek amacıyla gizleme
material concealment
esası etkileyen bir hususu gizleme
material concealment
(sigorta) önemli gerçekleri gizlemek Verb
stay in concealment
ortaya çıkmamak Verb
concealment of a criminal
bir suçluyu gizleme
concealment of a fugitive
kaçağın saklanması
concealment of assets
malvarlığının gizlenmesi
concealment of assets
mal varlığının gizlenmesi
concealment of birth
çocuğun nesebini gizleme
concealment of documents
evrakların hasıraltı edilmesi
concealment of evidence
delilin saklanması
concealment of material facts
bir sözleşme için esaslı sayılan gerçeklerin gizlenmesi
concealment of profits
kârların gizlenmesi
English-Turkish phrases from Zargan's own database