day to day

from day to day

gün begün

just getting by from day to day

idarei maslahat

day to day accommodation

borsa ve kambiyo simsarlarının bankalardan sadece bir günlüğüne aldığı kredi

day to day acts

borsadaki günlük avanslar Noun

day to day advances

borsadaki günlük avanslar Noun

day to day business

devam eden iş

day to day loan

günlük olarak ödenen borsa komisyoncusu istikrazı

day to day market

günlük para piyasası

day to day money

günlük ödenen para

day to day option

günlük opsiyon

day to day option

günlük opsiyon (süresi sadece bir gün olan opsiyon

day to day policy

günün politikası Noun

day to day position

günlük hesap durumu

(to win) to carry the day

götürmek Verb

appoint a day to meet again

yeniden buluşmak için bir gün saptamak Verb

appoint a day to meet again

yeniden buluşmak için gün saptamak Verb

arrange to take a day off

bir günlük izin almaya çalışmak Verb

day-to-day

günlük, gündelik.
day-to-day chores.
day-to-day worries: günlük gaileler. Adjective

day-to-day

sırf günlük/geçici ihtiyaç ve isteklerle ilgili. Adjective

I remember it to this day

bugünmüş gibi hatırlıyorum

live to see another day

bir durumu sağ salim atlatmak Verb

live to see another day

bir zorluğu atlatmak Verb

live to see another day

bir zorluğun üstesinden gelmek Verb

not to give someone the time of the day

birini gözden kaçırmamak Verb

pass to the order of the day

gündeme geçmek Verb

passing to the order of the day

gündemi ele alma

proceed to the order of the day

gündeme geçmek Verb

to charge a day

günlüğüne

to one's dying day

ölünceye kadar, sağ olduğu sürece, ömrü oldukça.

to the day

tam.
We left Canada one year ago to the day: Tam bir yıl önce bugün Kanadadan ayrıldık.

to this day

bugüne/şimdiye/şu ana kadar.

two years ago to the day

tam iki yıl önceki bu gün