depositary

  1. Noun depoziter
  2. Noun emanetçi, koruyumcu, yedi emin, kendine bir mal emanet edilen kimse.
  3. Noun emanet yeri, depo, ambar, ardiye.
yetkili yediemin (hamiline yazılı menkul değerleri emaneten alıp saklama yetkisi olan şirket
para ve başka değerlerin emanetçisi görevi gören bir tröst kurumu
emanetçi görevi yapan banka
(US) emanetçi görevi gören banka
emanetçi hükümet
müsteyda hükümet
depoziter devlet Noun, International Law
altın emanet belgesi
Amerikan Depo Sertifikası Noun, Banking