devoted

  1. Adjective lânete/bedduaya uğramış, talihsiz, mahvı mukadder.
    Blows fell upon his devoted head: Talihsiz başına darbeler indi.
kendini çocuklarına vakfetmek Verb
işe tamamiyle kendini adamak Verb
işine tamamıyla kendini adamak Verb
fedaice Adverb
ölümüne bağlı Adjective
candan bağlı, sadık, merbut, kendini adamış, vefalı, vefakâr.
a devoted father/friend.
to be
devoted to: -e çok bağlı/sadık olmak.
He is very devoted to his wife.
vakfetmiş/edilmiş, tahsis edilmiş, ayırtılmış, adanmış.
(bölge) sanayiye ayrılmış
programın gerçekleştirilmesi için ayrılan miktar
kendini tamamen bir gayeye vakfetmek Verb
sanayiye ayrılmış ülke