district

  1. Noun nahiye (outdated)
  2. Noun, Law ilçe
  3. bölge, mıntaka.
    district manager: bölge müdürü.
    The Lake district of Turkey: Türkiyenin
    Göller Bölgesi.
    district-heating: bölgesel ısıtma, bir semtin bütün binalarının bir merkezden ısıtılması.
  4. yöre, havali, mahalle, semt.
    They live in fashionable district of the city.
  5. yönetim/seçim bölgesi, idarî bölge (köy, mahalle, nahiye, ilçe, il vb.).
    electoral district: seçim
    bölgesi.
    postal district: posta (dağıtım) bölgesi.
    district attorney: bölge savcısı.
    district court: bölge mahkemesi.
  6. bölgelere/mıntakalara ayırmak, semt semt ayırmak.
bir bölge üzerinde hâkimiyeti olmak Verb
seçim bölgesi: ABD' de her eyaletin bölündüğü ve her biri bir milletvekili seçen bölgelerden herbiri. Noun
vergi bölgesi (vergiye tabi gayrimenkullerin kıymetinin takdir edildiği bölge
müflisin kaza dairesi
bir semti bilmemek Verb
sınır eyaleti
iş bölgesi
bir teşebbüsün faaliyet alanı
iş muhiti
bir bölgeyi dolaşarak oy toplamak Verb
ticaret merkezi
merkezi iş mahalli
merkez alışveriş semti
belediye bölgesi
idari bölge
kömür havzası
kıyı bölgesi
vergi tahsilat bölgesi
seçim bölgesi.
seçim bölgesi
konsolosluk bölgesi
(Br) kır bölgesi
belediye dairesi
belediye bölgesi
(Br) belediye bölgesi
gümrük sahası Noun
gümrük alanı
bir bölgeyi kalkındırmak Verb
(Br) işsizliğin bol olduğu bölge
şehrin çarşısının bulunduğu semt
akaçlama kurutma ve sulama bölgesi
seçim bölgesi.
seçim bölgesi Noun, Politics-Intl. Relations
seçim çevresi Noun, Politics-Intl. Relations
(eğitim) bağımsız bölge
Federal hükümet merkezinin bulunduğu bölge.
banka ve finans kuruluşlarının yoğun olarak bulunduğu semt
yangın bölgesi
mal müdürlüğü
kaza dairesi içinde bulunmuş olma
sınır bölgesi
: Elbise Pazarı, New York'ta kadın elbisesi yapım/dağıtım merkezi.
bir bölgenin özellikleri Noun
bir bölgenin coğrafi özellikleri Noun
hükümetin kaza yetkisi olduğu bölge
kiraların yüksek olduğu oturma bölgesi
karayolları bölgesi
sanayi bölgesi
teftiş alanı
sulama bölgesi
kaza dairesi
kaza bölgesi
(US) yargı bölgesi
(İngilterenin) Göller bölgesi.
lake Poets: Göller Bölgesi şairleri (Wordsworth, Coleridge, Southey).
(US) tapu sicil bölgesi (semti
semtin haritasını açmak Verb
yerel idare kurulu
düşük kira bölgesi
(US) kaza dairesi
seçim bölgesi
idari bölge
sınır bölgesi
büyükşehir bölgesi
askeri bölge
maden işletmesi bölgesi
dağlık bölge
belediye bölgesi
belediyeye ait bölge
kılavuzluk bölgesi
seçim bölgesi
seçim çevresi
posta semti
posta bölgesi
patates yetiştirme bölgesi
bir semti karantinaya almak Verb
bir bölgede maden araştırmak Verb
elektrik gücü bölgesi
tarım kültür alanı
sokak kadınları mahallesi
genel evler mahallesi. Noun
seçmen kayıt bölgesi
iskân bölgesi
(US) bir semtteki inşaatı kısıtlamak Verb
(US) inşaat yasağı olan bölge
kır bölgesi
kır kesimi
okul bölgesi
bütün bölgeyi karış karış dolaşmak Verb
(US) Senato bölgesi
(US) seçim bölgesi
çarşı.
politikada ileri gelenlerin oturduğu semt
bir semtin topografik ölçümünü yapmak Verb
(US) vergi bölgesi
cinayet/ırza geçme gibi suçların işlendiği ve polise rüşvet vererek kolaylıkla örtbas edildiği bölge.
bir semtteki inşaatı kısıtlamak Verb
belediye bölgesi
şehir hriin semti
şehir bölgesi
şehrin semti
semtin her tarafını gezmek Verb
beyaz ışık mahallesi (tiyatroların yoğunlaştığı bir semt
toptan satış semti
bir bölgeyi araştırmak Verb
işçi sınıfı semti
(US) inşaat izni olan semt
bölge temsilcisi
bölge anlaşması
meskensizler yurdu
kaza bölgesi savcısı
savcı, müddeiumumi.
bölge murakıbı (yerel idarelerin gelir gider vb hesaplarını denetleyen hükümet memuru
belediye makamları Noun
bölgesel banka
(US) kooperatiflerin il bankaları Noun
(Br) US belediye merkezi
(mahkemeye) bölge kâtibi
(US) bölge vergi tahsildarı
bölge vergi tahsil memuru
(Br) bölge komutanlığı
bölge komutanlığı
vergi dairesi müdürü
bölge kurulu
(politika) parti meclisi
parti komitesi
bölge meclisi
(Br) belediye meclisi
(US) federal kaza dairelerinin her birindeki federal mahkeme
(US) Amerika Birleşik Devletleri'nin bölündüğü federal kaza dairelerinin her birindeki federal mahkemeler
bölge mahkemesi
sanayiye ayrılmış ülke
İlçe Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğü Proper Name, Organizations
belediye hastanesi
kaymakam Noun, Law
ilçe kaymakamlığı Noun, Organizations
kaymakamlık Noun, Public Administration
bir semtin bütün binalarının bir merkezden ısıtılması
belediye müfettişi
(borsa , US) bölge temsilcisi
(US) bölge hâkimi
bölge hakimi
kaza dairesi hâkimi
bölge hâkimi
bölgesınırı
bölge sınırı
bölge hâkimi
bölge müdürü Noun, Management
mahalle bekçisi
belediye hemşiresi
semt hemşiresi
ABD'nin başkenti Vaşingtonun bulunduğu eyalet.
bölge müdürlüğü
(US) (banka) bölge şubesi Noun
dernekler büro şefliği Noun, Public Administration
İlçe Dernekler Büro Şefliği Proper Name, Organizations
mülkî amir Noun, Politics-Intl. Relations
(sendika , Br) bölge görevlisi
belediye bölgesi
ilçe emniyet müdürü Noun, Politics-Intl. Relations
semt postanesi
vasiyetnamenin resmen tescil edildiği bölge sicil dairesi
yerel demiryolu
banliyö tren hattı
bölge sicil bürosu Noun
(Br) bölge sicil bürosu Noun
bölge temsilcisi
mal müdürü
bölge satışları Noun
bölge satış müdürü
bölge satış temsilcisi
bölge okulu
(US) bölge okulu
(US) ilkokul
defterdar
(US) miras muhammini
sosyal yardım elemanı
papaz yardımcısı
(mahkeme) kâtibi
(sendika) bölge görevlisi
belediye meclisi
posta semt kodu
posta semt numarası
seçim sırasında seçmenleri kendi tarafına çekmek Verb
bölgesel makamlar Noun
(Br) belediye meclisi