donem

English Turkish Phrases

önümüzdeki dönem
the near future Noun
önümüzdeki dönem
the future Noun
English-Turkish phrases from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

(akıl hastalığı) zaman zaman yer alan normal dönem
period of lucidity
(fabrika) faaliyetin durdurulduğu dönem
down period
(gelir vergisi) üç aylık dönem
return period
... sonrası dönem
the aftermath of ... Noun
...'i izleyen dönem
the aftermath of ... Noun
antik dönem
antiquity Noun
ara dönem
interim period
ara dönem
intervening period
atıl dönem
idle period
atıl dönem
period of sluggishness
Avrupa Topluluğu dönem başkanlığı
European Community presidency
aylık dönem
monthly periodical
belirli bir dönem sonunda bir tahvilin getirdiği verim
realized yield
belli bir dönem için faizi ifade eden tutar
true discount
belli bir dönem satılamayan hisse senetleri
term shares Noun
beş yıllık bir dönem
(Lat.) lustruc
beş yıllık bir dönem
lustrum
beyan için saptanan dönem
period set for declaration
bir borcun oluştuğu tarihle ödeneceği tarih arasındaki dönem
tenor
bir dönem içinde ortalama stok değerinin satış oranı
rate of turnover
bir dönem ya da kuşak
seculum
bir kimsenin öğrenim süresince ilerleme kaydetmediği dönem
plateau
borsada fiyatların yükseldiği dönem
period of buoyancy
borsada fiyatların yükseldiği dönem
boom period
cari dönem
current period Noun, Accounting
cezasız dönem
grace period Noun, Law
çok kısa dönem
market term
çok kısa dönem
market period
denetlenen dönem
period under audit
denetlenen dönem
period under review
dönem
cycle
dönem
epoch
dönem
school term
dönem
time period
dönem
period of time
dönem
era
dönem
period
dönem
phase
dönem
reign
dönem
season
dönem
time
dönem
bout
dönem
semester Noun, Education-Training
dönem
term Noun, Education-Training
dönem
period (Kaynak: Evrim Çalışkanları) Noun
dönem
semester Noun, Education-Training
dönem ...
epochal
dönem analizi
period analysis
dönem başı …
begining … Adjective, Accounting
dönem başı stoku
opening stock
dönem başlangıcı
beginning of the term
dönem başlangıçı
beginning of the term
dönem dönem
cyclical
dönem dönem ortaya çıkan
cyclical
dönem içi sınav
midterm exam Noun, Education-Training
dönem karı
profit of the period
dönem kârı
profit for the period Noun, Accounting
dönem kârı
income for the period Noun, Accounting
dönem kârı
profit of the period Noun, Accounting
dönem kârı
income of the period Noun, Accounting
Dönem Net Karı (Zararı)
Net Profit (Loss) for the Period Accounting
dönem not ortalaması (DNO)
semester-point average (SPA) Noun, Education-Training
dönem ödevi
term project Noun, Education-Training
dönem ödevi
term paper Noun, Education-Training
dönem projesi
term project Noun, Education-Training
dönem sonu
end-of-period Noun, Accounting
dönem sonu
period end Noun, Accounting
dönem sonu
end of the period Noun, Accounting
dönem sonu …
ending … Adjective, Accounting
dönem sonu kapanışı
period-end closing Noun, Accounting
dönem sonu notu
semester grade Noun, Education-Training
dönem sonu sınavı
final exam Noun, Education-Training
ekonomik bakımdan işlerin ölü olduğu dönem
economic slack period
ekonomik bakımından işlerin ölü olduğu dönem
economically slack period
ekonomik dönem
economic period
en tehlikeli dönem
apprehensive period
enflasyonist dönem
inflationist period
faal dönem
busy period
fabrika personeli belirli bir dönem için işletmenin net satışlarını
operating staff operating statement
fiyatların en düşük olduğu dönem
low season
fiyatların en yüksek olduğu dönem
peak price
geçen dönem
preceding period
geçen yılki dönem
period of last year
geçici dönem
transitory period
grev öncesi dönem
cooling-off period
günleri kapsayan bir dönem içindeki işleyişinin incelenmesi
near by
güzel havanının hüküm sürdüğü dönem
spell of fine weather
haftalık dönem
weekly periodical
her dönem
termly
iki dünya savaşı arasındaki dönem
interwar period
ilk üç aylık dönem içindeki erişilen doruk
peak in the first quarter
İsa'nın doğumundan itibaren başlayan dönem
christian era
işlerin en yoğun olduğu dönem
peak year
Kambriyen Dönem
Cambrian Period (Kaynak: Evrim Çalışkanları) Noun, Biology
karşılaştırma için temel kabul edilen dönem
base period
karşılaştırma için temel kabul edilen dönem
basic period
kirayı her üç aylık dönem sonunda ödemek
to pay one's rent at the end of each quarter Verb
kısa dönem
short period
kısa dönem
short run
kısa dönem
short run Noun
kısa dönem
short term Noun
kısa dönem
short-run Adjective
kısa dönem
short-term Adjective
kısa dönem kârlarının feda edilmesi
sacrifice of short-term profits Noun, Competition Law
kısa dönem maliyet eğrileri
short run cost curves Noun
konjonktürün yüksek olduğu dönem
high- price period
kritik dönem
crucial period
mali bir dönem sonundaki sahiplik
present capital
mali dönem
fiscal period
mali dönem
fiscal quarter
maliyetlerin dönem gelirleriyle karşılanması
cost absorption
meşgul dönem
busy period
Miladi dönem
christian era
ödemesiz dönem
grace period
ödemesiz dönem
period of grace
önceki dönem
previous period Noun, Accounting
önceki dönem
prior period Noun, Accounting
radyonun en çok dinlendiği dönem
drive time
sabit dönem
fixed period
satışların düşük olduğu dönem
period of dull sales
satışların en yüksek noktaya çıktığı dönem
peak sales
satma opsiyonunun geçerli olduğu dönem
put band
savaş öncesi dönem
prewar era
savaş sonrası dönem
period subsequent to the war
savaş sonrası dönem
after-war period
sıcak dönem
heating season
talebin en yüksek olduğu dönem
peak period demand
tekabül eden dönem
corresponding period
teminat altındaki dönem
covered period
tetkik edilen dönem
period under survey
ticari dönem
trading period
ticari faaliyetin geçici olarak durgunlaştığı dönem
lull
trafik sıkışıklığının doruğa eriştiği dönem
peak traffic period
trafik sıkışıklığının doruğa ulaştığı dönem
peak traffic period
turist endüstrisinde mevsimin en yüksek olduğu dönem
hochkonjunktur (Alm.)
turist trafiğinin en yoğun olduğu dönem
peak season
üç aylık dönem
period of a month
üç aylık dönem
three-month period
üç aylık dönem
trimester
üç aylık dönem
period of three months
üçüncü dönem için adaylığını koymak
to run for a third term Verb
uzun dönem
long period
uzun dönem
long run Noun
uzun dönem
long term Noun
uzun dönem
long-run Adjective
uzun dönem
long-term Adjective
uzun dönem maliyet eğrileri
long run cost curve Noun
yatırımın en yüksek olduğu dönem
peak investment
zor bir dönem
a trying period Noun
Turkish-English phrases from Zargan's own database

dönem
Bir çağ veya bir çalışma müddeti ... belli zaman süresi, devre