door to door

canvass from door to door

kapı kapı dolaşarak oy toplamak Verb

from door to door

kapı kapı

door to door market

kapı kapı uğrayarak yapılan satış

door to door pickup and delivery

evden eve (taşımacılık

door to door salesman (seller)

kapı kapı dolaşıp satan satış mümessili

door to door selling

kapı kapı dolaşarak satış

door to door transport

evden eve taşımacılık

after repeated knocking no one to answer the door

kapı duvar olmak Verb

answer the door to sb

birine kapıyı açmak Verb

beat a path to someone's door

birinin kapısını aşındırmak Verb

beat a path to someone's door

birinin ürünlerini kapışmak Verb

conduct someone to the door

birini kapıya kadar geçirmek Verb

door that gives access to a room

bir odaya açılan kapı

door to success

başarıya giden yol

door- to-door

evlere gidilerek yapılan satış türü

door- to-door

kapıdan kapıya (satış

door-to-door

kapı kapı (dolaşarak satma/reklam yapma/oy veya yardım toplama). Adjective

door-to-door

alıcının evinde teslim edilecek (mal sevkiyatı). Adjective

free to the door

kapıda teslim

have the key to the door

erişmek Verb

next door to

(a) bitişik (komşu).
He lives next door to us: Bitişik komşumuzdur, bitişiğimizde oturur. (b)

open door to more imports

daha çok ithalata kapı açmak Verb

open the door to …

…in yolunu açmak Verb, Law

open the door to abuses

suiistimallere kapı açmak Verb

open the door to abuses

suistimallere kapı açmak Verb

open the door to sth

bir şeye buyur etmek Verb

packed to the door

(otobüs) ağzına kadar dolu

the door opens on to the garden

kapı bahçeye açılıyor

to be at death's door

ölümün eşiğinde olma