executory

  1. Adjective (bkz: executive ) (4-6).
  2. Adjective, Law uygulanacak, yürütülecek, icra veya infazı gereken.
geçici olarak tatbik mevkiine konabilir
gelecekte yürürlüğe girecek sözleşmeye ilişkin anlaşma
müeccel akit
muaccel akit
bir menkul üzerinde gelecekteki ya da beklenen mülkiyet hakkının vasiyet olunması
bir menkul üzerindeki gelecekteki veya beklenen mülkiyet hakkının vasiyet olunması
bir sözleşmenin taraflarından birince kısmen ya da tamamen sözleşmeye karşılık olarak gelecekte verilecek değerli bir şey
bir sözleşmenin taraflarından birine kısmen ya da tamamıyla sözleşme karşılığında gelecekte verilecek değerli pay
ifa edilmemiş sözleşme Noun, Law
müeccel akit
müeccel akit
müeccel akit
vasiyet ilamı
müeccel karar
icra ile ilgili ayrıntılar Noun
taliki şartlı vasiyet
henüz gerçekleştirilmemiş vasiyet
müeccel vasiyet
taliki şartlı gayri menkul
taliki şartlı gayri menkul hakkı
taliki şartlı ayni hak
taliki şartlı vasiyet
icra muamelesi
tenfiz muamelesi
şartlı satın alım
vasiyetname gereğince kurulan tröst
vasiyetname sahibinin
mal varlığının yönetimiyle verdiği genel çerçeve içinde mirası yönetmek üzere vasiyetname icabı kurulan tröst
malvarlığının idaresi ile verdiği genel çerçeve içinde mirası idare etmek üzere
taliki şartlı kullanım hakkı
dava edilebilmek Verb
kanun yoluyla icra mevkiine konabilir