first a-

  1. birinci kalite
biriyle birinci (göbek) dereceden kardeş çocuğu olmak Verb
teklifsiz telefon edebilme durumunda olmak Verb
bir dükkândan ilk kez alışveriş yapmak Verb
birinci sınıf bir iş çıkarmak Verb
bir paragrafın ilk satırı
bir filmin ilk gösterimi
bir çocuğu yürütmeye çalışmak Verb
bir şeyde rüçhan hakkı olmak Verb
haberi ilk kaynağından almak Verb
kaynağından duyduğu haberleri olmak Verb
ilk siparişi beklemek Verb
ilk 5 . 000 nüsha basmak Verb
ilk 5,000 nüsha basmak Verb
liste de birinci durumda olmak Verb
listede birinci durumda olmak Verb