frisk

  1. (el ile yoklayarak) üstünü arama(k), (silah, kaçak madde vb.) arama(k).
  2. sıçrayıp oynamak, sıçramak, (zıp zıp) zıplamak.
    The lambs are frisking in the fields.
  3. sallamak, zıplatmak, hoplatmak.
    frisk its tail: (at vb.) kuyruğunu sallamak.
  4. (bir kimsenin) üstünü ararken bir şeyini çalmak, araklamak.
oynamak Verb
birinin üstünü aramak Noun
(US) bir kimsenin üstünü aramak Verb