görüşme

Turkish-English Translation

  1. Noun, Law deliberation
  2. Noun interview
  3. call
  4. meeting
  5. discussion
  6. conference
  7. Noun conversation
  8. contact
  9. Noun negotiation
  10. Noun consultation
  11. debate
  12. intercourse
  13. negotiating
  14. huddle
  15. debating
  16. talking
  17. discourse
  18. parley
  19. talk
  20. oral interview
  21. powwow
  22. talks
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

diplomatik görüşmeler
diplomatic negotiations Noun, Politics-Intl. Relations
istikşafi görüşme
exploratory talks Noun
ön görüşme
preliminary interview Noun
sözleşme görüşmesi
negotiation of a contract Noun, Civil Law
(pazar araştırması) resmi olmayan görüşme
qualitative interview
ara santralsiz görüşme
direct call
biçimlendirilmiş görüşme
patterned interview
canlı görüşme
snappy conversation
çok aşamalı görüşme
multistage interview
diplomatik görüşme
diplomatic conference
diplomatik görüşme
diplomatic interview
diplomatik görüşme
diplomatic intercourse
genel görüşme
general debate Noun, Law
gizli görüşme
clandestine talks Noun, Politics-Intl. Relations
hakimlerin karardan önce yaptıkları görüşme
advisement
herkese açık görüşme
public audience
hükümetler arası görüşme
intergovernmental conference
ikinci görüşme
call back
ilk görüşme
initial interview
kısa görüşme
contact interview
memurlarla görüşme
counsel l ing of employees
ön görüşme
screening
oylarını kazanmak amacıyla meclis üyeleriye görüşme
lobby
özel görüşme
private audience
özel görüşme
huddle
özel görüşme
private talk
resmi görüşme
audience
resmi olmayan görüşme
informal interview
sadece bir tek kişi ile yapılan görüşme
exclusive interview
şahsi görüşme
personal interview
sesli görüşme
voice call Noun
teklifsiz görüşme
informal interview
toplu görüşme
collective
toplu görüşme
collective bargaining Noun, Law
tüketici ile görüşme
consumer interview
üçlü görüşme
tripartite conference
yüz yüze görüşme
face to face discussion
yüz yüze görüşme
face-to-face interview
yüz yüze görüşme
face to face interview
yüzyüze görüşme
face-to-face discussion
görüşme ...
discussional
görüşme ayarlamak
to arrange for an interview Verb
görüşme günleri
consulting days Noun
görüşme günlüğü
conference agenda
görüşme için gelmek
to come for an interview Verb
görüşme izni
visit permission Noun, Law
görüşme ortağı
negotiation partner Noun, Politics-Intl. Relations
görüşme saati
consulting hour
görüşme saati
surgery
görüşme talebinde bulunmak
to request an audience Verb
görüşme yapmak
to have a conference Verb
görüşme yasağı
visit ban Noun, Politics-Intl. Relations
acele görüşme teklifi
motion of urgency
acele görüşme teklifini sunmak
to call for a vote of urgency Verb
bir görüşme ayarlamak
to arrange an interview Verb
bir görüşme bahşetmek
to grant an interview Verb
biriyle görüşme yapmak
to have a talk with Verb
gizli bir görüşme yapmak
to have confidential conversation Verb
gizli bir görüşme yapmak
to have a confidential conversation Verb
iki kişi arasında özel görüşme ya da mülakat
tete a tete
müdafi ile görüşme hakkı
right to confer with a lawyer Noun, Rights-Freedoms
parlamentoda acele görüşme talebi
privileged motion
toplu görüşme heyeti
collective commission
yalnızca bir muhabire tanınan görüşme izni
exclusive interview
yarımyamalak bir görüşme yapmak
to fudge an interview Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Görüşmek işi, ... konuşma, mülâkat
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.