go up

  1. (a) (bina) inşa edilmek, yapılmak, inşa halinde olmak.
    New houses are going up quickly. How many houses
    have gone up this year? (b) (fiyat, maliyet, değer) yükselmek, artmak, fırlamak.
    Prices have gone up again. (c) (aktör söyleyeceği sözü) unutmak, (d) üniversiteye girmek/başlamak, önemli bir yere gitmek.
    to go up to London. (e)
    k.d. batmak, mahvolmak, (f)
    go up in flames: yanmak, yanıp kül olmak.
    The whole house went up in flames. (g) (tiyatro perdesi) açılmak.
    What time does the curtain go up?
kendi işine bakmak Verb
rolünü unutmak.
doktora sınavına girmek Verb
fiyatı yükseltmek Verb
birdenbire/ânide tutuşmak/alevlenmek.
fiyatlanmak Verb
(a) neticesiz kalmak, havaya uçmak, başarısızlığa uğramak.
Because of one stupid remark, his whole
campaign went up in smoke . (b) yanıp kül olmak, (c)
k.d. tepesi atmak.
sınıf atlamak Verb
sınıf atlamak Verb
epey puan almak Verb
epey puan artmak Verb
cepheye gitmek Verb
sınıf geçmek Verb
Oxford Üniversitesi'ne gitmek Verb
hatiplik kürsüsüne çıkmak Verb
(Br) üniversiteye girmek Verb
(Br) Londra'ya gitmek Verb
(borsa) birden fırlayış göstermek Verb
öncecilik, inisiyatif, atılganlık, gayret, dirilik, zindelik, canlılık, çeviklik, coşkunluk. Noun