her iki

Turkish-English Translation

  1. either
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

her iki akciğeri etkileyen zatürre
double pneumonia
her iki cinsiyetteki insanlara cinsel ilgi duyan kişi
bisexual
her iki çocuktan biri
every second child
her iki gemiyi kabahatli bulan çarpışma maddesi
both-to-blame collision clause Noun
her iki gözle ilgili
binocular
her iki olanağı eli altında tutmak
to have it both ways Verb
her iki taraf için bahse girişme
hedge
her iki taraf için çalışmak
to run with the hare and hunt with the hounds Verb
her iki taraf için de yükümlülükler bir bütün oluşturan
entire contract
her iki tarafa yapılacak ihbar
notice to be given on both sides
her iki tarafça kabul edilebilecek düzenleme
an arrangement that is acceptable to both parties
her iki tarafça üzerinde mutabakata varılan bu hesap
stated account
her iki tarafın da suçlu olduğu çarpışma klozu
both to blame collision clause
her iki tarafın savunmasını dinlemek
to hear counsel on both sides Verb
her iki tarafın yaptığı hata
mutual mistake
her iki tarafın yararına olan emanetçilik sözleşmesi
mutual-benefit bailment
her iki tarafta da kusur bulmak
to be equally to blame Verb, Insurance
her iki taraftan da armağan almak
to take gifts with both hands Verb
(boşanma davası , US) her iki tarafın kusurlarını tartmak
to comparative rectitude Verb
(savaşlar ile ilgili olarak) her iki tarafı da yok eden
internecine
(sigorta hukuku) her iki tarafın da suçlu olması
both to blame
...'in her iki tarafında
astride ... Adverb
ama bunlar her iki işi birden yapamazlar
socks and stocky Noun
bir çarpışma da her iki tarafında kusuru bulunması klozu
both-to blame collisions clause
bir çarpışmada her iki tarafın da kusuru bulunması klozu
both-to-blame collision clause
bir davada her iki taraf mahkeme kararını temyiz etmek
to cross appeal Verb
bir davada her iki tarafın kararı temyiz etmeleri
cross appeal Noun
bir kâğıdın her iki yüzüne de yazmak
to write on both sides of a piece of paper Verb
bir kâğıdın her iki yüzüne yazmak
to write on both sides of a piece of paper Verb
büyük caddelerin her iki yanındaki reklam panosu
billboard Noun
davanın her iki tarafından da rüşvet alan jüri üyesi
ambidexter
iki parti arasında her ikisine de taraftar görünmek
to trim Verb
iki tarafla da anlaşmış görünüp her ikisini de aldatma
double cross
oyunda her iki tarafın kaydettiği sayı
score
ya da her iki şartla borç vererek desteklemeye hazır kişi
angel
her sabah iki saat antreman
two hours of training every morning
iki kişilik bir odadaki tek kişilik iki yataktan her biri
twin bed
iki veya her taraftan hücum
gauntlet
Turkish-English phrases from Zargan's own database