imprint

English-Turkish Translation

  1. iz, damga, baskı/damga ile bırakılan iz.
    The imprint of a foot = footprint: ayak izi.
    The imprint
    of suffering on a person's face: Istırap çeken bir insanın yüz ifadesi.
  2. etki, tesir, izlenim, intıba.
    Their work bears a sort of regional imprint.
  3. (kitabın başında) yayın/basımevinin adı ve yayın tarihi.
    a publisher's/printer's imprint.
  4. etkilemek, tesir etmek.
  5. nakşetmek, hâkketmek, (aklına/zihnine/hafızasına) iyice yerleştirmek/sokmak.
    Ideas imprinted on the mind.
  6. damgalamak, damga/mühür basmak, (damga/mühür vb.) basıp iz bırakmak.
    imprint a letter with a postmark.
    imprint a postmark on a letter. The shape of the coin was imprinted on the wax.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

imprint on one's memory
zihnine sokmak Verb
imprint on one's memory
belleğine kazımak Verb
dealer imprint
ulusal bir reklamcı tarafından hazırlanmış olan reklam malzemesinin üzerindeki bayi adı ve adresi ya da başka tanıtıcı işaret
dealer imprint
bayi damgası Noun
no imprint
yayımlayıcının belirtilmemiş olması
printer's imprint
basanın adı
publisher's imprint
yayımlayıcının adı
imprint a letter with a postmark
mektuba damga basmak Verb
imprint something on sth
bir şeyin üzerine bir şey basmak Verb
imprint something with sth
bir şey üzerine bir şeyi basmak Verb
imprint something with sth
bir şey üzerine bir şeyle basmak Verb
take an imprint of sth
bir şeyin bıraktığı izi almak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database