kısa

Turkish-English Translation

  1. spare
  2. flying
  3. Information Technology short
  4. little
  5. low
  6. concise
  7. hasty
  8. succinct
  9. terse
  10. blurb
  11. stumpy
  12. bird's-eye
  13. (Fr.) blouson
  14. curt
  15. commatic
  16. Adjective compendious
  17. summary
  18. snappish
  19. brief
  20. thumbnail
  21. succint
  22. abbreviatory
  23. nigh
  24. cryptic(al)
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

kısa dönemde
in the short run Adverb
kısa dönemde
in the short term Adverb
kısa dönemli
short-run Adjective
kısa dönemli
short-term Adjective
kısa süreli
short-run Adjective
kısa süreli
short-term Adjective
kısa vadede
in the short run Adverb
kısa vadede
in the short term Adverb
kısa vadeli
short-run Adjective
kısa vadeli
short-term Adjective
Tatil ve diğer kısa süreli konaklama yerleri (NACE kodu: 55.2)
Holiday and other short-stay accommodation (NACE code: I55.2) Noun, Trades-Professions
Tatil ve diğer kısa süreli konaklama yerleri (NACE kodu: 55.20)
Holiday and other short-stay accommodation (NACE code: I55.2.0) Noun, Trades-Professions
uzun dönem
long run Noun
uzun dönem
long term Noun
uzun dönem
long-run Adjective
uzun dönem
long-term Adjective
uzun dönemde
in the long run Adverb
uzun dönemde
in the long term Adverb
uzun dönemli
long-run Adjective
uzun dönemli
long-term Adjective
uzun süreli
long-run Adjective
uzun süreli
long-term Adjective
uzun vade
long run Noun
uzun vade
long term Noun
uzun vade
long-run Adjective
uzun vade
long-term Adjective
uzun vadede
in the long run Adverb
uzun vadede
in the long term Adverb
uzun vadeli
long-run Adjective
uzun vadeli
long-term Adjective
en kısa
minimal
kovuşturmaların kısa
abstract of record
kısa açıklama
caption Noun
kısa adımlı
short-stepped
kısa adres
brief address
kısa ara
close interval
kısa ara
short break
kısa aralıklarla
in quick succession Adverb
kısa başmakale
leaderette
kısa bir süre
jiffy
kısa biyografi
profile
kısa boylu
short
kısa boylu
dwarf
kısa cadde
short street
kısa çalışma
short hours
kısa çalışma anlaşması
share-the-work plan
kısa cevap
short ap
kısa cevap
short answer
kısa çizgi
hyphen Information Technology
kısa çöpü çekmek
to draw the short straw Verb
kısa çorap
sock
kısa dağıtım sirküleri
allotment letter Noun
kısa dalga
short wave
kısa ders
short lecture
kısa devre
short circuit
kısa dönem
short period
kısa dönem
short run
kısa dönem
short run Noun
kısa dönem
short term Noun
kısa dönem
short-run Adjective
kısa dönem
short-term Adjective
kısa dönem maliyet eğrileri
short run cost curves Noun
kısa eleştiri
tabloid criticism
kısa film
short film Noun, Cinema
kısa forvet
small forward Noun, Sports
kısa gezi
run
kısa gezinti
sally
kısa görüşlü
of limited view
kısa görüşme
contact interview
kısa haber
news flash
kısa haberler
news items Noun
kısa haberler
(Fr.) faits divers Noun
kısa haberler
news in brief Noun
kısa hançer
dirk
kısa hikâyesi
brief account
kısa iş
short-time work
kısa izin
short holiday
kısa izin
short leave
kısa kesmek
to be brief Verb
kısa kesmek
to cut short Verb
kısa kesmek
to give short shrift of Verb
kısa kesmek
to make short work of it Verb
kısa kesmek
to make it short Verb
kısa konferans
short lecture
kısa kürek
scull
kısa liste
short list
kısa mektup
short letter
kısa mektup
line
kısa mesafe
step
kısa mesafe
spell
kısa mesafe
short distance
kısa mesajlaşma
texting Noun
kısa not
memo Information Technology
kısa notlar
jottings Noun
kısa olarak
in little
kısa ömürlü
short lived
kısa ömürlü
short-lived Adjective
kısa operet
musical tabloid
kısa öykü
short story
kısa pantolon
shorts Noun, Textile Industry
kısa reklam
spot
kısa roman
short novel
kısa roman
novelette
kısa roman
story
kısa roman
(Br) novelette
kısa şarkı
ditty Noun
kısa seçim konuşması
whistle stop speech
kısa şiir
rhyme
kısa şiir
ditty Noun
kısa süre
snatch
kısa süre
span
kısa süre
short span of time
kısa süre kalma
to make a short stay
kısa sürede
rapidly Adverb
kısa sürede
briefly Adverb
kısa sürede
in a short time Adverb
kısa sürede
quickly Adverb
kısa süreli
fleeting
kısa süreli
of short duration
kısa süreli
volatile
kısa süreli gidiş-dönüş yolculuğu
excursion
kısa süreli hapis
short term imprisonment
kısa süreliğine
temporarily Adverb
kısa süreliğine
momentarily Adverb
kısa süren
short lived
kısa süren
swift
kısa sürme
brevity Noun
kısa tatil
short holiday
kısa ton
short ton (907 , 2 kg
kısa toplantı
briefing
kısa tozluk
spat
kısa türkü
ditty Noun
kısa tutulmuş
compendious Adjective
kısa tüyler
cilia
kısa uyku
snooze
kısa uyku
doss
kısa uyku
catnap
kısa vade
short maturity
kısa vade
short note
kısa vade
short notice
kısa vade
short run Noun
kısa vade
short term Noun
kısa vade
short-run Adjective
kısa vade
short-term Adjective
kısa vadede
in the short run
kısa vadeli
short dated
kısa vadeli
street paper
kısa vadeli
at short date
kısa vadeli
at short sight
kısa vadeli
at short notice
kısa vadeli
short date
kısa vadeli borç senetleri
short term notes Noun
kısa vadeli faiz oranları
short-term interest rates Noun, Banking
kısa vadeli fonlar
short term funds Noun
kısa vadeli işçi
short-term employee
kısa ve anlamlı
laconic
kısa veriler
brief data
kısa yanıt
short answer
kısa yolculuk
trip
kısa yolculuk
flip
kısa yolculuk
expedition Noun
kısa zaman
bit
kısa zamanda
soonest
kısa ziyaret
stop- over
kısa ziyaret
look- in
kısa ziyaret
call
kısa ziyaret
flying visit
kısa ziyaret
short call
çok kısa dönem
market term
hazineye kısa vadeli avans
short-term advances to the treasury
kolsuz kısa ceket
jerkin
muameleleri kısa kesmek
to cut short the proceedings Verb
nükteli kısa hikâye
vignette
parasını kısa vadeli yatırmak
to invest at short notice Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. İki ucu ... uzun olmayan
  2. Kaplar
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.