kalin

Turkish-English Phrases

(elbise) kalın
heavy
(harf) kalın sesli
hard
(ses) kalın
deep
askerlerin giydiği kalın deri palto
buff
bir tür kalın
paper board
bir tür kalın ve beyaz sos
(Fr.) bechamel
çiçek desenli döşemelik ya da perdelik kalın kumaş
cretonne
çok kalın sandöviç
doorstep
çok kalın sandviç
tram stopper
daire şeklinde ortası kalın cam
crown glass
en kalın erkek sesi
bass
ensesi kalın
big wheel
ensesi kalın
rich
ensesi kalın
influential
ensesi kalın
loaded
fırça yapımında kullanılan kalın ve sert hayvan kılı
bristle
fotoğraf vb sarmak için kullanılan kalın
cover paper
güderiye benzer sarı renkli kalın deri
buff
hoşça kalın !
(said by the one who is leaving) bye
hoşça kalın !
(Br) cheers
iki ucu aşağı doğru sarkık kalın bıyık
walrus moustache
kalın
boldface Information Technology
kalın
thick Information Technology
kalın
coarse
kalın
bold Information Technology
kalın
fat
kalın
murky
kalın
c family
kalın
full
kalın
stout
kalın
sizy
kalın
slab
kalın
soupy
kalın
back
kalın
big
kalın
blubber
kalın
crass
kalın
dense
kalın
gross
kalın
low
kalın bağırsak ucu
rectum
kalın barsağın aşağı kesimi
colon
kalın barsak
large intestine
kalın bir boya tabakası sürmek
to lay on it on the thick (with a trowel) Verb
kalın bir kumaş
covert
kalın boya tabakası vurma sanatı
impasto
kalın cep kitabı
fat pocket book
kalın çizim kâğıdı
cartridge paper cartridge
kalın çoraplı mayo (tayt
body stocking
kalın direk
spar
kalın dokuma şerit
webbing
kalın etli dolu lastik
cushion tire
kalın giyinmek
to dress warm Verb
kalın giyinmek
to dress warmly Verb
kalın harf
block letters
kalın kafa
obtuse
kalın kafalı
thickheaded
kalın kafalı
dense
kalın kafalı
muddle head
kalın kafalı
a bit thick
kalın kafalı
dopey
kalın kafalı
clod
kalın kafalı
thick headed
kalın kafalı
stupid
kalın kafalı
wooden
kalın kitap
d- decker
kalın palto
greatcoat
kalın perdeler
drapes Noun
kalın perdeli ses
deep tone
kalın pervaz
heavy frame
kalın puntolu reklam başlığı
banner
kalın ses
deep voice
kalın sesle söylemek
to roll Verb
kalın sesli
(vowel) back
kalın sopa
bludgeon
kalın sopa ile vurmak
to bludgeon Verb
kalın tahta tabanlı ayakkabı
clog
kalın ve etli yaprakları ya da sapları olan
succulent
kalın ve kapalı tencere
dutch oven
kalın ve koyu renk perde
drape
kalın yağ
lubricating oil
kalın yağ
heavy oil
kemikli kalın pirzola
chump
kısa kalın sopa
cudgel
kısa ve kalın
stumpy
kısa ve kalın
stubby Adjective
kısa ve kalın direk
bollard
kısa ve kalın ok
bolt
kısa ve kalın sopa
truncheon
kısa ve kalın tahta parçası
chump Noun
kısa ve kalın yapılı
heavy set
matbaacılıkta normalden kalın olan harfler
bold face
pamuklu kalın tişort
sweatshirt
siyah renkte kalın matbaa harfi
old english
yumuşak kalın pamuk ya da yün bez
buckskin
Turkish-English phrases from Zargan's own database

kalın
Kendi cinsinden olan şeylere göre iki ... arasındaki uzaklığı büyük olan
kalın
Evlenecek kıza ... veya ağırlık