liable

  1. Adjective muhtemel, ihtimal dahilinde olan.
    He's liable to shout when angry: Öfkelenince (ekseriya) bağırıp çağırır.
  2. Adjective maruz, duçar, tabi.
    People who walk on the grass are liable to a fine of $10: Çimenler üzerinde
    yürüyen on dolar cezaya çarptırılır.
    The plan is liable to changes: Planda değişiklikler yapılabilir.
yaptığı harcamalardan sorumlu tutulmak Verb
yaptığı harcamalardan sorumlu tutulmak Verb
karısının borçlarından sorumlu olmak Verb
ihmalin sonuçlarından kanun karşısında sorumlu olmak Verb
ihmalinin sonuçlarından kanun karşısında sorumlu olmak Verb
borçluları tarafından kovuşturulmaya uğramak Verb
ancak mal varlığından sorumlu tutulmak Verb
katkısı oranında sorumlu olmak Verb
bireysel olarak sorumlu olmak Verb
müşterek borçlu ve müteselsil kefil olmak Verb, Law
sorumlu olmak Verb
asli sorumlu olmak Verb
kesin ve salt sorumlu olmak Verb
birini sorumlu tutmak Verb
kanunen sorumlu
müştereken ve münferiden sorumlu olan taraflar Noun
ilk sorumlu taraflar Noun
şahsen sorumlu
ilk sorumlu
ortaklaşa sorumlu kılmak Verb
sorumlu kılmak Verb
ikinci derecede borçlu
müteselsil sorumlu
müşterek ve müteselsil borçlu
tamamıyla sorumlu
doğrudan doğruya sorumlu
kanunen sorumlu
sorumlu, mes'ul, yükümlü, mükellef.
He declared that he was not liable for his wife's debt: Karısının
borçlarından sorumluluk kabul etmeyeceğini bildirdi.
Every man of 20 is liable for military service: 20 yaşındaki her erkek askerlikle mükelleftir.
indirim yapılabilir
zarardan sorumlu
askere alınabilir
hizmete elverişli
vergiye tabi
sorumlu taraf
hassas, müstait, çabuk etkilenen.
She is liable to catch cold: Soğuğa hassastır, çabuk soğuk aldırır.
komisyona tabi
ücrete tabi
para cezasına çarptırılabilir
para ceza sına çarptırılabilir
karakolluk
dava konusu olabilir
aleyhinde tazminat davası açılabilir
kırılabilir
parlayabilir
ücrete tabi
resme tabi
icra takibatına uğrayabilir
garanti vermekle mükellef
nafaka ödemekle yükümlü
zarardan sorumlu
iade etmekle yükümlü
askerlik hizmeti yapmaya mecbur
ödemekle mükellef
gümrüğe tabi
vergiye tabi
cezaya tabi
kovuşturmaya uğrayabilir
ceza gerektirebilir
tazminat için rücu edilebilir
dava edilebilir
geri ödenebilir
hesap vermekle yükümlü
tazminatı ödemekle yükümlü
damga vergisine tabi
komisyona tabi
vergiye tabi
sözleşme çerçevesi içinde sorumlu
senet tahtında sorumlu
...'den sorumlu tutulmak Verb
bir kusurdan sorumlu olmak Verb
gelir vergi sine tabi olmak Verb
zarar ziyandan sorumlu olmak Verb
kusurlardan sorumlu olmak Verb
masrafları ödemekle yükümlü olmak Verb
gelir vergisine tabi olmak Verb
(US) nafaka yükünü yüklenmek zorunda kalmak Verb
memurların ihmallerinden dolayı sorumlu olmak Verb
hasardan sorumlu olmak Verb
anapara borcundan sorumlu olmak Verb
birinden sorumlu olmak Verb
haksız fiil yüzünden sorumlu olmak Verb
müşterek ve müteselsilen borçlu olmak Verb
müştereken ve müteselsilen borçlu olmak Verb
karakolluk olmak Verb
kanuni kovuşturmaya tabi tutulabilmek Verb
(Br) bir şirketin sermayesine katkıda bulunma zorunluğunda olmak Verb
aldatılmaya elverişli olmak Verb
amortismana tabi olmak Verb
değer kaybedebilir olmak Verb
yapmaya eğilimli olmak Verb
icra kovuşturmasına tabi olmak Verb
hapis cezasına çarptırılabilir olmak Verb
gelir vergisine tabi olmak Verb
iade etmekle yükümlü olmak Verb
sigorta primi ödeme yükümlülüğü olmak Verb
kanuni kovuşturmaya tabi olmak Verb
dava edilebilir olmak Verb
deniz tutar olmak Verb
deniz tutar olmak Verb
infazın ertelenmesine maruz kalmak Verb
sınırsız sorumlu olmak Verb
bir sözleşmeyi yerine getirmemekten dolayı mahkemeye verilmek Verb
(Br) veraset vergisi yüklenmek Verb
vergiye tabi gelir
vergiye tabî gelir
tam gelir vergisine tabi gelir
infazı erteleyebilecek karar Noun, Law
gümrüğe tabi mallar listesi
kendini cezaya maruz kılmak Verb
cezai kovuşturmaya neden olmak Verb
cezai takibata neden olmak Verb
birini bir şeyden sorumlu tutmak Verb
birini cezaya uğratmak Verb
masrafı ödemekle yükümlü taraf
rücu edilebilecek borçlu
vergiye ehil kişi
tadil edilme olasılığı bulunan plan
yangın ve hayat sigortası dışında kalan tüm sigorta türleri Noun
emlak vergisine tabi gayrimenkul
emlak vergisine tabi gayri menkul
kanuni kovuşturmaya uğramak Verb
kanuni takibata uğramak Verb
icra iflas kanunu çerçevesi içinde takibata uğrama tehlikesi içinde bulunma