linkage

English-Turkish Translation

  1. Noun bağla(n)ma, zincirle(n)me, birleş(tir)me, raptetme.
  2. Noun bağ, bağlantı, irtibat.
  3. Noun soy bağı, soya çekme: aynı kromozomdan üreyen genlerle iki veya daha fazla niteliğin kalıtım yolu ile döllere geçmesi.
  4. Noun, Machines kol/çubuk (düzeni).
  5. Noun, Electronics sarmaç: bir bobinin sarım sayısı ile bir sarımdan geçen manyetik akının çarpımı.
  6. Noun pantograf vb. gibi çizim aleti.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

backward linkage
geriye bağlantı
basic linkage
temel bağlaç
carburettor control linkage
gaz kumanda tertibatı
carburettor linkage
gaz kumanda tertibatı
steering linkage
direksiyon çubuğu
linkage editor
bağlantı editörü
linkage nut
bağlantı somunu
linkage of risks
(sigorta) rizikoların birleştirilmesi
linkage washer
bağlantı rondelası
English-Turkish phrases from Zargan's own database