mouth-piece

  1. ağızlık
(şişe, tüp vb.) ağız. Noun
(çalgı) ağızlık, çalgının dudaklar arasına alınan kısmı.
a trumpet mouthpiece. Noun
gem. Noun
(başkası adına konuşan) sözcü.
to be the mouthpiece of someone: başkası adına konuşmak.
This
newspaper is the mouthpiece of the government.
Noun
avukat (özellikle canileri, katilleri savunan). Noun