TR

oda

Turkish-English

Terms/Phrases

Turkish-Turkish

Turkish-English Translation

chamber
apartment
room
compartment
Noun association
accomodation
half pension

Turkish-English translations from Zargan's own database

Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt

Turkish-English Phrases

basınç odası

hyperbaric chamber Noun, Medicine

waiting room Noun, Architecture

operations room Noun, Military

hyperbaric chamber Noun, Medicine

workers' chamber Noun, Politics-Intl. Relations

professional chamber Noun

trauma room Noun, Medicine

(otel) iki kişilik oda

room for two people

triple

aralarında kapı olan iki ya da daha çok oda

connecting rooms

room at the book

back room

room at the back

aşağı kattaki oda

downstairs room

bir toplantıda basın mensuplarına ayrılan oda

press room

bir toplantıda basın üyelerine ayrılan oda

press room

bol güneşli oda

sunday lounge

vacant room

empty room

çift yataklı oda

twin-bedded room

çok küçük oda

cubby hole

disorderly room

daire biçiminde kubbeli bina veya oda

rotunda

daktilo yazanların hep bir arada bulunduğu oda

typing pool

daktilo yazanların hep birarada bulunduğu oda

typing pool

poky little room

döşenmemiş oda

unfurnished room

duvarları sesleri aksettiren oda

echo chamber

tidy room

entelektüel çalışmaların yapıldığı bir bina ya da oda

athenaeum

evin önündeki oda

front-room

evin önündeki oda

front- room

hakimin oturum dışı konularda çalıştığı oda

chamber

hâkimin oturum dışı konularda çalıştığı oda

chamber

iki adet iki kişilik yatağı olan oda

double double

iki adet iki kişilik yatağı olan oda

double-room

iki kişilik bir oda

double room

iki kişilik oda

(hotel) room for two people

iki kişilik oda

double room

iki yataklı oda

double bedroom

extension room

kanapenin yatak durumuna geldiği tek kişilik oda

bed-sit (er)

darkroom Photography

camera obscura Photography

dark-room Photography

dark room Photography

karartılmış oda

darkened room

kiralanmış oda

lodging room

lodgings pension

to let chambers

lodgment Noun

air conditioned room

air-conditioned room

kötü aydınlatılmış oda

poorly illuminated room

kötü döşenmiş oda

poorly furnished room

den

closet

küçük özel oda

cabinet

kullanılmayan oda

unused room

meclisin toplandığı oda

council chamber

furnished room

unfurnished room

mutfak yanındaki bulaşık yıkanan ve kap kacak konulan oda

scullery

okul, hastane ve benzeri yerlerde ibadete ayrılmış oda

chapel Noun

chamber

paylaşılan oda

shared room

dead room

sigara dumanı kaplı oda

smoke-filled room

cold room Noun

cooling room

sokak üstündeki oda

front- room

sporcuların giysileri ve aletleri için dolaplı oda

locker room

su geçirmez oda

dead room

sualtı işlerinde kullanılan su geçirmez oda

caisson

tavanarasındaki oda

garret

tek kişilik oda

single room

tek kişilik oda

separate room

single room

tek yataklı oda

single-bedded room

üç kişilik oda

triple room

üç ya da dört kişilik oda

double double

verandalı ya da teraslı oda

lanai

adjoining room

spare room

room key

oda anahtarlarının bulundurulduğu

front desk

indoor aerial

roommate

room mate

to reserve a room Verb

to book a room Verb

oda bölme planı

floor plan

oda duvarlarına asılan kumaş

hanging

(mil) chamber arrest

oda hapsine girmek

to be confined to one's quarters Verb

oda hizmetçiliği yapmak

to valet Verb

oda hizmetçisi

chambermaid

oda içinde volta atmak

to pace up and down the room Verb

room conditioning

room heating

bed and breakfast Noun, Tourism

to take lodgings Verb

to rent a room Verb

to engage a room Verb

lodging money

oda kiraya verme

letting of rooms

chamber music

oda oda kiralanan ev

rooming house

oda orkestrası konseri

chamber concert

oda rezervasyonları

front office manager Noun

oda rezervasyonu

room reservation

oda rezervasyonu yapmak

to book a room Verb

oda rezervasyonu yaptırmak

to book a room Verb

room service

oda sıcaklığı

room temperature Noun, Textile Industry

room cooler

suite of rooms

room telephone

(hotel) room telephone

oda temin etmek

to chamber Verb

little theatre Noun

hotel tariff

room fee

room rate

oda ve borsalar

chambers and exchanges Noun, Commerce

oda ve hafif sabah kahvaltısını içeren otel ücreti

continental plan

oda ve yiyecek dahil tam pansiyon

room and board

oda ve yiyecek dahil tam pansiyon

room an board

concept facility

floor

(askerlikte) oda hapsi

chamber arrest

(bina , oda vb ile ilgili olarak) çıplak

clinical

(otel) oda telefonu

room telephone

askerlikte oda hapsi

arrest in quarters

bir hanımın kadın oda hizmetçisi

(Fr.) femme de chambre

bir hanımın oda hizmetçisi

lady's maid

bir oda döşemek

to furnish a room Verb

bir oda kiralamak

to take a room Verb

to take a room Verb

bir otelde oda ayırtmak

to reserve rooms at a hotel Verb

bir otelde oda rezervasyonunu iptal etmek

to cancel a room at a hotel Verb

bir otelde oda tutup kayıt defterini imzalama

check in

bir oteldeki kiralık oda sayısı

hotel capacity

birine bir oda bulmak

to find (get) someone a room Verb

vacant room (s)

vacant room (s

çift kişilik oda fiyatı

double room rate

çift kişilik oda fiyatı

double-room rate Noun, Tourism

çok pis oda ya da ev

pigsty

erkek oda hizmetçisi

(Fr.) valet de chambre

erkek oda hizmetçisi

valet

geceyi geçirmek için bir oda bulmak

to find lodging for a night Verb

hastane oda ve yemek

hospital room and board

hastanede oda ve yemek

hospital room and board

iki geceliğine bir oda rica ediyorum

I need hotel accomodation for two nights

iki kişilik oda fiyatı

double room rate

karanlık oda teçhizatı

darkroom equipment Photography

klimalı oda oda

air-conditioned room

möblelerin bir oda içindeki düzeni

disposition of furniture in a room

nohut oda bakla sofa bir ev

teeny-tiny house Noun

öğrenciyi oda hapsiyle cezalandırmak

to keep a pupil in Verb

öğretmenlerin kullanımına ayrılmış oda olmak

to be a room for the use of teachers Verb

otel de bir oda ayırtmak

to secure a room in a hotel Verb

otel de bir oda rezervasyonunu iptal etmek

to cancel a room at a hotel Verb

otel de oda ayırtmak

to book a hotel room Verb

otel deki kiralık oda sayısı

hotel capacity

otelde bir oda ayarlamak

to secure a room in a hotel Verb

otelde bir oda ayırtmak

to secure a room in a hotel Verb

otelde oda ayırmak

to book a hotel room Verb

otelde oda ayırtmak

to book a hotel room Verb

otelde oda rezervasyonunu iptal etmek

to cancel a room at a hotel Verb

otelde oda tutmak

to engage rooms at a hotel Verb

otelde oda ve servislerin fiyat listesi

tariff

oteldeki bir oda rezervasyonunu iptal etmek

to cancel a room at a hotel Verb

tavan arasında oda yapmak

to build a room in the attic Verb

yatılı okulda oda arkadaşı

chum

yeni bir oda aramak

to hunt up a new room Verb

Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

Bir binânın, özellikle bir evin mutfak, ... çalışma, oturma, yatma vb

Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.