packet

English-Turkish Translation

  1. paket, çıkın, bohça.
  2. packet boat ile ayni anlama gelir. posta gemisi: belirli bir güzergâhta muntazam seferler yaparak
    posta, yolcu ve yük taşıyan gemi.
  3. (a) deste, küme, yığın, (b) bir defada gönderilen mektuplar.
  4. külliyetli para.
  5. paketlemek, bohçalamak, denk/ambalaj yapmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

book packet
(posta) kitap
catch get to , stop to a packet
(askerlik) oldukça ağır yaralı olmak Verb
earn a packet
para kesmek Verb
insurance charges on a packet
paket sigorta ücreti
make a packet
palazlanmak Verb
make a packet
zenginleşmek Verb
pay packet
maaş/ücret zarfı, içine maaş konulup memura verieln zarf. Noun
pay packet
kazanılan maaş miktarı. Noun
postal packet
(Br) posta gemisi
postal packet
posta paketi
postal packet
(Br) posta paketi
prize packet
sürpriz paket
registered packet
(Br) taahhütlü koli
sample packet
gönderilen örnek paketi
sell someone a packet
birini budala yerine koymak Verb
small packet
(Br) küçük koli
software packet
program paketi
stop a packet
ağır yaralanmak Verb
surprise packet
içinden umulmadık bir şey çıkan paket
surprise packet
(Br) sürpriz paketi
surprise packet
sürpriz paketi
packet boat
packet ile ayni anlama gelir. posta gemisi: belirli bir güzergâhta muntazam seferler yaparak posta,
yolcu ve yük taşıyan gemi.
packet line
posta vapuru hattı
packet money
cep harçlığı
packet of books
kitap paketi
packet of cigarettes
sigara paketi
packet of cigarettes
(Br) sigara paketi
packet of money
para destesi
packet port
posta gemileri ve feribotlar için ayrılmış liman
packet switching network
paket anahtarlamalı ağ Information Technology
cost a packet of money
çok para etmek Verb
every packet must be clearly labeled
her ambalaj üstünde okunaklı etiket bulunacaktır
save a packet over the years
yıllar boyu bir servet yapmak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database