parity

  1. Noun eşitlik, denklik, muadelet.
  2. Noun benzerlik, aynılık, tıpkı/aynı oluş.
  3. Noun, Physics eşlem, bakışımlılık, simetri (sağ ve sol el arasındaki simetri gibi).
  4. Noun, Public Finance (a) eşdeğerlik, değerce başka bir ülkenin parasına eşitlik, (b) para ile çeşitli madenlerin değerleri arasında sabit oran.
  5. Noun fiyat dengesi/ayarlaması: çiftçinin alım gücünü korumak için tarım ürünlerinde fiyat ayarlaması.
    parity
    price: dengeli/ayarlanmış fiyat.
  6. Noun, Medicine doğurganlık, doğurabilme/üretme istidadı.
  7. Noun, Information Technology eşlik, eşleme.
    parity bit: eşlik ikili.
    parity character: eşlik damgası.
    parity error: eşlik yanlışı.
Amerika dışında alımsatımı yapılan menkul değerlerin fiyatının ABD parası karşısındaki döviz değeri
başabaş
eşit değerde olmak Verb
faiz oranı paritesinin bozulması
ticaret paritesi
ticaret paritesi (hisse senetlerinin satış fiyatları ile nominal değerleri arasındaki parite ; bir ülke
parasının öteki ülke parası ile olan değeri
konversiyon fiyatı (konvertibl tahvillerin hisse senetleriyle değiştirilecekleri fiyat
kambiyo paritesi (bir para biriminin diğer bir para birimiyle değiştirilebileceği dönüşüm oranı
dolar paritesi
kambiyo pariteleri Noun
döviz kuru paritesi
döviz paritesi
döviz kurları paritesi
sabit parite
yük paritesi
altın paritesi
(Br) çapraz kur
darphane paritesi
nominal değerin paritesi
tek parite
tek eşlik
barış zamanı paritesi
satınalma gücü paritesi
satın alma gücü paritesi
kuru saptamak Verb
esnek parite
ücret eşitliği
eşlik biti Information Technology
parite değişikliği
parite klozu
parite fiyatı
silahlanma bakımından eşitlik
bir paranın paritesi
bir paranın paritesi
kur paritesi
benzetme yoluyla yapılan muhakeme
(altın) bozma değeri
oy eşitliği
parite ödemeleri Noun
parite üzerinden ödeme
parite noktası Noun
endeks rakamına göre düzenlenen fiyat düzeyi
parite fiyatı
parite tablosu Noun
kur cetveli
kuru üzerinden