particularly

English-Turkish Translation

  1. Adverb özellikle
  2. Adverb hassaten (outdated)
  3. Adverb özellikle, bilhassa.
    He read it with particularly great interest. She was looking particularly attractive today.
  4. Adverb özel olarak, hususi surette.
  5. Adverb ayrıntılarıyla, ayrıntılı olarak, bütün tafsilâtı/teferruatı ile, mufassalan, inceden inceye.
  6. Adverb açıkça, sarahatle, açıktan açığa.
    a fact particularly mentioned.
  7. Adverb son derece, aşırı bir şekilde, olağanüstü, pek fazla, pek o kadar.
    particularly difficult: son
    derece zor.
    He isn't particularly clever: Pek o kadar zeki değildir.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition