pipeline

English-Turkish Translation

  1. Noun, Environment-Ecology boru hattı
  2. boru hattı, (petrol/gaz vb.) nakil borusu, petrol/gaz borusu.
  3. haber ulaştırma kanalı, özel/gizli haber aracı.
  4. malın üreticiden tüketiciye akış süresi.
  5. boru hattı döşemek.
  6. boru ile nakletmek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

Kirkuk-Yumurtalik Oil Pipeline
Kerkük-Yumurtalık Petrol Boru Hattı Proper Name
Transport via pipeline (NACE code: H49.5)
Boru hattı taşımacılığı (NACE kodu: 49.5) Noun, Trades-Professions
Transport via pipeline (NACE code: H49.5.0)
Boru hattı taşımacılığı (NACE kodu: 49.50) Noun, Trades-Professions
gas pipeline
gaz boru hattı
in the pipeline
henüz halka açıklamaya hazır değil
in the pipeline
hazırlık aşamasında
in the pipeline
sevk edilmiş
in the pipeline
yolda
It's in the pipeline
yapılmakta, hazırlanmakta, yolda, sevkedilmek üzere.
The goods you ordered are in the pipeline:
Siparişleriniz sevkedilmek üzeredir.
natural gas pipeline
doğalgaz boru hattı
oil pipeline
petrol boruhattı Noun
pipeline break
boru hattı arızası
pipeline buoy
boru hattı şamandırası Noun, Maritime Traffic
pipeline engineering
payplayn mühendisliği
pipeline fault
boru hattı arızası
pipeline for water
suyolu
Directorate General of Petroleum Pipeline Corporation
Boru Hatları ile Petrol Taşıma Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü Noun, Organizations
English-Turkish phrases from Zargan's own database