Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
plank
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
kalas, uzun ve kalın tahta.
(bkz:
planking
) (1).
dayanak, destek.
(seçim kampanyasında bir partiye ait) temel ilke/amaç, seçim va'di.
kalas döşemek, tahta kaplamak.
(balık vb. yi) kızartıp/fırınlayıp tahta üzerinde servis yapmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
election plank
seçim vaadi
walk the plank
(korsan vb. zoru ile) geminin yan tarafından uzanan kalas üzerinden gözleri bağlı yürüyüp suya düşerek boğulmak.
walk the plank
plank
1
(5).
plank bed
(hapishane) kerevet
plank bottom
taban döşemesi
plank down
(a) zorla yere atmak/koymak, (b)
k.d.
(parayı) peşin olarak/nakden ödemek.
plank oneself down
:
yere pat diye oturmak.
plank down the ready
peşin parayı masaya koymak
Verb
plank floor
tahta döşeme
plank in the party platform
parti programı maddesi
Noun
plank revetment
tahta kaplama
plank way
bataklık köprüsü
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.