hoş, lâtif, hoşa giden, iyi, güzel.
pleasant news. pleasant weather. We spent a pleasant evening.
Adjective
kibar, nazik, zarif, şirin, canayakın.
Adjective
jocular, facetious.
Adjective
iyi bir semtte olmak
Verb
zihninde güzel anısını saklamak
Verb
(kitap) sürükleyici olmak
Verb
birinin gözüne girmek
Verb
kendini sevdirmek için hoş görünmek
Verb
birine hoş görünmek/iltifat etmek, yüzüne gülmek, gözüne girmeye çalışmak.