Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

pleasant
hoş, lâtif, hoşa giden, iyi, güzel.
pleasant news. pleasant weather. We spent a pleasant evening. Sıfat
pleasant
kibar, nazik, zarif, şirin, canayakın. Sıfat
pleasant
şen, neşeli. Sıfat
pleasant
jocular, facetious. Sıfat
be in pleasant location
iyi bir semtte olmak Fiil
become pleasant and agreeable
hoşlaşmak Fiil
become pleasant or genial
tatlılaşmak Fiil
end (a talk) on a pleasant note
tatlıya bağlamak Fiil
find pleasant
iltifat etmek Fiil
have a pleasant memory for sb
zihninde güzel anısını saklamak Fiil
keep things pleasant
tatlıya bağlamak Fiil
live in a pleasant and carefree way
keyif sürmek Fiil
make a pleasant reading
(kitap) sürükleyici olmak Fiil
make oneself pleasant
birinin gözüne girmek Fiil
make oneself pleasant
kendini sevdirmek için hoş görünmek Fiil
make oneself pleasant to someone
birine hoş görünmek/iltifat etmek, yüzüne gülmek, gözüne girmeye çalışmak.
make something pleasant very distasteful
zehretmek Fiil
pleasant and easy to talk with
hoşsohbet
pleasant breeze
tatlı meltem
pleasant business relation
iyi iş ilişkileri İsim
pleasant business relations
iyi iş ilişkileri İsim
pleasant day
güzel gün
pleasant daydream
hülya
pleasant news
memnuniyet verici haber
pleasant office atmosphere
hoş çalışma ortamı
pleasant surprise
tatlı sürpriz
somewhat pleasant
hoşça
to be pleasant to deal with
onunla iş yapmak zevk
to combine the pleasant with the useful
hem ziyaret hem ticaret
very pleasant
leziz
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.