privity

English-Turkish Translation

  1. Noun gizli bilgi, sır.
  2. Noun gizli bir bilgiyi veya şahsî bir şeyi paylaşma.
  3. Noun, Law (a) hak ve mallar üzerinde karşılıklı çıkarları olanların ilişkisi, (b) çıkar ortağı olduğu kimsenin
    başkalarıyla yaptığı sözleşme vb. ile olan ilişki.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

in privity
biri diğerinden veya her ikisi de aynı kaynaktan doğan iki hakkın birbirlerine olan oranları Noun
privity in deed
akdi bağış
privity in deed
akdi borç ilişkisi
privity of blood
kan akrabalığı
privity of contract
akdi münasebet
privity of estate
şahıslar arasındaki gayri menkule ait hukuki ilişki
with his privity and consent
bilgi ve rızası dahilinde
English-Turkish phrases from Zargan's own database