put into

  1. Verb kasaya para yatırmak
liste haline getirmek Verb
bir liste haline getirmek Verb
tedavüle koymak Verb
soğuk hava deposuna koymak Verb
(gemi) hizmete koymak Verb
geçici olarak yönetmek Verb
karmakarış etmek Verb
yürürlüğe koymak, uygulamaya koymak Verb
yürürlüğe sokmak Verb
yürürlüğe koymak Verb
Fransızca'ya çevirmek Verb
harekete getirmek Verb
harekete geçirme
işletmeye koymak Verb
işletmeye başlamak Verb
işletmek Verb
yörüngeye oturtmak Verb
düzen vermek Verb
işin içine katmak Verb
limana girmek Verb
tamir için limana çekmek Verb
uygulamak Verb
uygulamaya koymak Verb
yayımlamak Verb
üretime vermek Verb
birinin emanet etmek Verb
trafiğe sokmak Noun, Transport
hizmete sunmak Verb
devreye almak Verb
biçime sokmak Verb
stoka koymak Verb
piyasaya çıkarmak Verb
dönüştürmek Verb
temlik etmek Verb
sözle/ şifahen anlatmak, ifade etmek.
yazıya dökmek Verb
kâğıda dökmek Verb
yazılı hale getirmek Verb
hizmete koymak Verb
bindirilmek Verb
zarflanmak Verb
vesayet altına alınmak Verb
havuzlanmak Verb
karmakarış olmak Verb
usulüne göre yürürlüğe konulmuş Adjective, Law
(bir kimseyi) köşeye kıstırmak/sıkıştırmak, içinden çıkılamaz duruma düşürmek, çıkmaza sokmak.
sözleşmeye bir madde eklemek Verb
sözleşmeye madde koymak Verb
çatışmayı göze almak Verb
bir kanunu yürürlüğe koymak Verb
bir tasarıyı uygulamak Verb
eyleme geçmek Verb
bir uyduyu yeryüzünün çevresinde yörüngeye oturtmak Verb
gemiyi limana sokmak Verb
bir işe sermaye koymak Verb
her şeyi yeniden soru konusu yapmak Verb
piyasaya sahte para sürmek Verb
piyasaya kalp para sürmek Verb
askerleri yeniden cesaretlendirmek Verb
malları depoya almak Verb
birine fikirler aşılamak Verb
birisine olmayacak ümitler vermek.
(para) yatırmak, yatırım yapmak.
to put money in real estate. to put one's savings into securities.
kanunu yürürlüğe koymak Verb
bir teşebbüse can katmak Verb
bankaya para koymak Verb
bir bankaya para yatırmak Verb
tedavüle para yatırmak Verb
bir girişime para koymak Verb
tedavüle para çıkarmak Verb
konutlara para yatırmak Verb
evlere (arsaya) para yatırmak Verb
arsaya para yatırmak Verb
tasarruf bankasına para yatırmak Verb
birini yeniden cesaretlendirmek Verb
birinin yoluna engel koymak Verb
var kuvvetiyle/bütün gücüyle çalışmak, gayretle işe sarılmak/koyulmak, kendini tamamen işine vermek.
dişini tırnağına takarak çalışmak Verb
bir işe canla başla sarılmak Verb
bütün varlığını işine adamak Verb
sorunlarının hallini birine bırakmak Verb
yatırım sektörüne enerji katmak Verb
yaptırımlar önlemlerini uygulamaya koymak Verb
birinin işine burnunu sokmak Verb
birine biraz moral vermek Verb
! haydi, çabuk ol/elini çabuk tut!
birini komaya sokmak Verb, Medicine
birine bir çiftliği devretmek Verb
birini kızdırmak Verb
bir şeyi kuvveden fiile çıkarmak Verb
kötüye kullanmak Verb
bir şeyi paketlemek Verb
bir şeyi bağlamı içine koymak Verb
bir şeyi yürürlüğe koymak Verb
tatbik sahasına koymak Verb
bir şeyi uygulamak Verb
birinin ağzına lokma vermek Verb
bir şeyi servise koymak Verb
birşeye birşey katmak Verb
birşeye yatırım yapmak Verb
birşeye birşeyi hasretmek Verb
birşeye birşeyle katkıda bulunmak Verb
birşeye birşey harcamak Verb
birşeyi birşeyle zenginleştirmek Verb
birşeye birşey ayırmak Verb
birşeye kaynak ayırmak Verb
birşeye birşey vermek Verb
birşeye para yatırmak Verb
depolamak Verb
yere düşünce birine acımayıp tekme atmak Verb
kanunu yürürlüğe koymak Verb
kanunu uygulamak Verb
bir kanunu yürürlüğe koymak Verb
kanunu yürürlüğe koymak Verb
kanunları yürütmek Verb
borsa fiyatlarının düşmesine bırakmak Verb
gemiyi limana sokmak Verb
birinin kafasına olmadık şeyler sokmak Verb
bir planı uygulamaya geçmek.