treatment

English-Turkish Translation

  1. Noun, Environment-Ecology arıtma
  2. Noun muamele
  3. Noun işlem, muamele.
  4. Noun davranış, tutum, muamele.
    He complains of his treatment: Onun tutumundan şikâyetçi.
  5. Noun sağaltım, tedavi.
    cancer treatment: kanser tedavisi.
    to undergo treatment: tedavi edilmek.

    He's gone to hospital for treatment: Tedavi için hastaneye yattı.
  6. Noun ele alış/muamele tarzı.
    His treatment of subject is superficial: Konuyu sathî olarak ele alıyor.
  7. Noun, Chemistry kimyasal işlem/muamele.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

Convention Against Torture and Other Cruel, Inhuman or Degrading Treatment or Punishment
İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı Veya Onur Kırıcı Muamele Veya Cezaya Karşı Sözleşme Noun, International Law
European Agreement on Mutual Assistance in the Matter of Special Medical Treatments and Climatic Facilities
İklimsel Özel Vasıtalar ve Tıbbi Tedavi Konularında Karşılıklı Yardıma Dair Avrupa Sözleşmesi Noun, International Law
European Convention for the Prevention of Torture and Inhuman or Degrading Treatment or Punishment
İşkencenin ve Gayri İnsani Ya Da Küçültücü Ceza Veya Muamelenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesi Noun, International Law
Hairdressing and other beauty treatment (NACE code: S96.0.2)
Kuaförlük ve diğer güzellik salonlarının faaliyetleri (NACE kodu: 96.02) Noun, Trades-Professions
Treatment and coating of metals (NACE code: C25.6.1)
Metallerin işlenmesi ve kaplanması (NACE kodu: 25.61) Noun, Trades-Professions
Treatment and coating of metals; machining (NACE code: C25.6)
Metallerin işlenmesi ve kaplanması; makinede işleme (NACE kodu: 25.6) Noun, Trades-Professions
Treatment and disposal of hazardous waste (NACE code: E38.2.2)
Tehlikeli atıkların ıslahı ve bertaraf edilmesi (NACE kodu: 38.22) Noun, Trades-Professions
Treatment and disposal of non-hazardous waste (NACE code: E38.2.1)
Tehlikesiz atıkların ıslahı ve bertaraf edilmesi (NACE kodu: 38.21) Noun, Trades-Professions
Waste collection, treatment and disposal activities; materials recovery (NACE code: E38)
Atığın toplanması, ıslahı ve bertarafı faaliyetleri; maddelerin geri kazanımı (NACE kodu: 38) Noun, Trades-Professions
Waste treatment and disposal (NACE code: E38.2)
Atıkların ıslahı ve bertarafı (NACE kodu: 38.2) Noun, Trades-Professions
Water collection, treatment and supply (NACE code: E36)
Suyun toplanması, arıtılması ve dağıtılması (NACE kodu: 36) Noun, Trades-Professions
Water collection, treatment and supply (NACE code: E36.0)
Suyun toplanması, arıtılması ve dağıtılması (NACE kodu: 36.0) Noun, Trades-Professions
Water collection, treatment and supply (NACE code: E36.0.0)
Suyun toplanması, arıtılması ve dağıtılması (NACE kodu: 36.00) Noun, Trades-Professions
aerobic treatment
aerobik arıtma Noun, Environment-Ecology
after treatment
tedaviden sonraki yeni bir tedavi
after treatment
tedavi sonrası bakım
Agreement on the Exchange of War Cripples Between Member Countries of the Council of Europe with a View to Medical Treatment
Savaş Malullerinin Tıbbi Tedavileri Maksadıyla Avrupa Konseyine Üye Ülkeler Arasında Değişimine Dair Anlaşma Noun, International Law
Agreement on the Temporary Importation, Free of Duty, of Medical, Surgical and Laboratory Equipment for Use on Free Loan in Hospitals and Other Medical Institutions for Purposes of Diagnosis or Treatment
Teşhis Veya Tedavi Amacıyla Hastaneler ve Diğer Tıbbi Kurumlarda Ücretsiz Olarak Ödünç Kullanılmak Üzere
Tıbbi, Cerrahi ve Laboratuvar Ekipmanlarının Gümrüksüz Olarak Geçici İthaline Dair Anlaşma
Noun, International Law
ambulatory treatment
ayakta tedavi Noun, Medicine
amenable to treatment
tedavi edilebilir
arbitrary treatment
keyfi muamele Noun, Law
arbitrary treatment
keyfî muamele Noun, Politics-Intl. Relations
ask for a special treatment
özel muamele istemek Verb
bad treatment
kötü muamele
be given preferential treatment
öncelik hakkı tanınmak Verb
be given preferential treatment
öncelik tanınmak Verb
be under care and treatment
bakım ve tedavi altında bulunmak Verb
be under medical treatment
tıbbi tedavi görmekte olmak Verb
begiven preferential treatment
kayrılmak Verb
biological treatment
biyolojik arıtma Noun, Environment-Ecology
chemical treatment
kimyasal işlem Noun, Environment-Ecology
cosmetic treatment
kozmetik tedavi
cost of treatment
tedavi masrafları Noun
cruel and inhuman treatment
eşlerden birinin (özellikle kocanın) eşine karşı insafsızca davranması
customs treatment
gümrük muamelesi
degrading treatment
aşağılayıcı muamele Noun, Law
dental treatment
diş tedavisi
difference in treatment
tedavi farkı
differential treatment
saygılı davranış
discriminatory treatment
ayrımcı muamele Noun
discriminatory treatment
farklı muamele Noun
discriminatory treatment
fark gözetici muamele
drug treatment
ilaç tedavisi Noun, Pharmacology
emergency treatment
trafik kazası vukuunda ilkyardım
enjoy preferential treatment
öncelik tanınmak Verb
enjoy preferential treatment
öncelik hakkı tanınmak Verb
equal treatment
eşit muamele
equality of treatment
muamele eşitliği
equality of treatment
uygulama eşitliği
equality of treatment
(gümrük tarifesi indirimi) uygulama eşitliği
equality of treatment
işlem eşitliği
fair treatment
adilane hareket
fair treatment
iyi muamele
featherbed treatment
kayırmalı muamele
first-line treatment
teşhis sonrası uygulanan ilk tedavi Noun, Medicine
first-line treatment
birinci basamak tedavi Noun, Medicine
fourth-line treatment
dördüncü basamak tedavi Noun, Medicine
get result from a new treatment
yeni bir tedaviden sonuç almak Verb
give someone medical treatment
birini tedavi etmek Verb
give someone preferential treatment
kayırmak Verb
give someone private medical treatment
birini sigorta dışında özel olarak tedavi etmek Verb
handsome treatment
iyi muamele
harsh treatment
kötü muamele Noun
heat treatment
sıcağa tutma
heat treatment
sıcak ile muamele
heat treatment
ısıl işlem
heat treatment
ısılama
heat treatment
tav
heat treatment
tavlama
hospital treatment
hastane tedavisi
hospital treatment
hastane tedavisi Noun, Medicine
hospital treatment
hastanede tedavi Noun, Medicine
humane treatment
insanca muamele Noun
I am not accustomed to such treatment
böyle muameleye alışık değilim
ill treatment
kötü muamele Noun, Rights-Freedoms
ill- treatment
kötü muamele
ineffectual treatment
sonuçsuz muamele
inhuman treatment
insanlık dışı muamele Noun, Politics-Intl. Relations
inhumane treatment
insanlık dışı muamele Noun, Criminal Law
inhumane treatment
insanlık dışı muamele Noun, Politics-Intl. Relations
inpatient treatment
yataklı tedavi Noun, Medicine
inpatient treatment
yatakta tedavi Noun, Medicine
in-place treatment
yerinde yapılan muamele
insurance for private medical treatment
özel tıbbi tedavi sigortası Noun
insurance for private medical treatment
(Br) özel tıbbi tedavi sigortası Noun
just and equitable treatment
adilane hareket
low- key treatment
kötü muamele
maintenance treatment
hastalığın kontrol altında tutulmasını amaçlayan tedavi Noun, Medicine
maintenance treatment
idame tedavisi Noun, Medicine
medical treatment
tıbbi tedavi
municipal waste treatment
belediyenin atıkları değerlendirmesi
national treatment
vatandaşlara uygulanan muamele
national treatment
milli muamele Noun, International Law
nondiscriminatory treatment
eşit muamele
operative treatment
ameliyatla tedavi
outpatient treatment
ayakta tedavi Noun, Medicine
person who gives preferential treatment
kayırıcı
preferential treatment
tercihli muamele
preferential treatment
iltimas
preventative treatment
önleyici tedavi Noun, Medicine
preventive treatment
önleyici işlem
priority treatment
öncelikli muamele
private medical treatment
özel tıbbi tedavi
rate top- secret treatment
son derece gizli muameleye tabi tutulmak Verb
react to kind treatment
iyi muameleye tepki göstermek Verb
receive treatment
tedavi görmek Verb
receive treatment
tedavi edilmek Verb
red carpet treatment
büyük hüsnükabul gösterme
rest treatment
dinlenme usulüyle tedavi.
rest day: dinlenme günü (özellikle pazar günü).
rest room: helâ, tuvalet.
second-line treatment
ikinci basamak tedavi Noun, Medicine
shock treatment
sarsıntı sağaltımı, şok tedavisi: çıldırıya tutulanları insülin, kardiyozol gibi ilâçları yüksek dozda
iğneleyerekda beyine yüksek gerilimli elektrik vererek sağaltma yöntemi
(electroconvulsive therapy).
Noun
silent treatment
sessiz davranış, umursamama, sözüne önem vermediğini belirtmek için hiç cevap vermeme.
special and differential treatment
özel ve lehte muamele Noun
special treatment
ayrıklık
special treatment
özel muamele
special treatment
kayırma
take medical treatment
tıbbi tedavi görmek Verb
third-line treatment
üçüncü basamak tedavi Noun, Medicine
to give (receive) red carpet treatment
kral gibi ağırla(n)mak.
undergo a course of treatment
bir tedaviye tabi olmak Verb
unfair treatment
haksız muamele
unjust treatment
eza
unjust treatment
mağduriyet
unjust treatment
kahır
wastewater treatment
atıksu arıtımı Chemistry
water treatment
su arıtması/islâhı /tasfiyesi. Noun
water treatment
su arıtma Noun, Environment-Ecology
treatment of aliens
yabancılara yapılan muamele
treatment of capital gains
sermaye kazançlarının vergilendirilmesi
treatment of detainees and convicts
tutuklu ve hükümlülere muamele Noun, Rights-Freedoms
treatment of nations
vatandaşlara yapılan muamele
treatment plant
arıtma tesisi Noun, Environment-Ecology
treatment sludge
arıtma çamuru Noun, Environment-Ecology
be under treatment in hospital
hastanede tedavide olmak Verb
be under treatment in hospital
hastanede tedavi altında olmak Verb
custody and treatment of dangerous prisoners
tehlikeli mahkumların gözaltı ve ıslahı Noun, Law
large treatment of a subject
bir konuyu etraflıca ele almak Verb
medical treatment expenses
tedavi masrafları Noun
refuse treatment 
tedaviyi reddetmek Verb, Medicine
sewage treatment plant
pis su arıtma tesisleri Noun
waste treatment facilities
atık arıtma tesisleri Noun
waste treatment plant
atık arıtma tesisleri Noun
Basic Principles for the Treatment of Prisoners
Tutuklulara Uygulanacak Muameleler İçin Temel İlkeler Noun, International Law
Convention against Torture and Other Cruel, Inhuman or Degrading Treatment or Punishment
İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı ve Onur Kırıcı Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme Proper Name, Law
Inhuman and Degrading Treatment or Punishment
birleşmiş milletler işkence ve başka zalimce , insanlık dışı ya da onur kır
Standard Minimum Rules for the Treatment of Prisoners
Mahpusların Islahı için Asgari Standart Koşullar Proper Name, Law
UN Convention against Torture and Other Cruel, Inhuman or Degrading Treatment or Punishment
İşkenceye ve Diğer Zalimane, Gayriinsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi Proper Name, Law
English-Turkish phrases from Zargan's own database