unite

  1. Verb birleş(tir)mek.
  2. Verb bağlamak, raptetmek, yapıştırmak.
  3. Verb anlaştırmak, fikir birliği sağlamak, ittifak ettirmek.
  4. Verb (nitelikçe) ortak olmak, ortak özellikler göstermek.
  5. Verb ortak hareket etmek, birlikte iş görmek.
  6. Verb aynı fikirde/kanaatte olmak.
  7. Verb nikâhla(n)mak, evlen(dir)mek.
  8. Verb mezcetmek, nefsinde toplamak.
  9. Noun eski İngiliz altın lirası (1604'te James I tarafından bastırılmıştır.
    Jacobus
    d.d.).
şirketleri birleştirmek Verb
bir ülkeyi bir diğeriyle birleştirmek Verb
Allah kavuştursun
separate technical unit Noun, Transport
separate unit
self-contained unit
unit

Bir bütünü meydana getiren ve kendi ... bölümlerden her biri, birim