uptake

Noun anlayış, kavrayış, anlak, idrak, intikal.
quick on the uptake: çabuk kavrar, zeki.
slow in the uptake: kalınkafalı.
Noun yukarı kaldırma, yükseltme.
Noun boşaltma borusu, maden kuyusundan bozuk havayı çıkaran boru, dumanı bacaya götüren boru.

English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

be quick on the uptake

anlayışı çabuk işlemek Verb

be slow in the uptake

anlayışı kıt olmak Verb

hood uptake

davlumbaz

English-Turkish phrases from Zargan's own database

English-Turkish