verdict

stick to one's verdict

kararına bağlı kalmak Verb

adverse verdict

aykırı mahkeme kararı

adverse verdict

davanın reddi kararı

adverse verdict

aykırı jüri kararı

arrive at a verdict

(mahkeme , jüri heyeti) bir karara varmak Verb

bring in a verdict

kararı açıklamak Verb, Law

bring in a verdict

karar vermek Verb, Law

chance verdict

üyelerin oylamasıyla verilen jüri kararı

come to a verdict

bir karara varmak Verb

compromise verdict

jüri üyelerinin uzlaşmasıyla varılan karar

cure by verdict

karar verilinceye kadar lehine karar verilen tarafça itiraz edilmedikçe tarafın dava dilekçesindeki hukuki

evidence to support the verdict

mahkeme kararını destekleyecek delil

false verdict

haksız verilen jüri kararı

false verdict

yanlış hüküm

general verdict

jüri üylerinin nihai kararı

general verdict

jüri üyelerinin nihai kararı

general verdict

jüri kararı

give a verdict

karar vermek Verb

give a verdict

kararıni vermek Verb

judgment judgement on verdict

mahkemenin

judgment notwithstanding the verdict

kanun yararına bozma Noun, Law

judgment on verdict

mahkemenin , jürinin lehinde karar verdiği taraf lehine aldığı karar

judgment on verdict

mahkemenin jürinin lehinde karar verdiği taraf lehine aldığı karar Noun, Law

leave the jury to find their verdict

jüriyi karar vermeye bırakmak Verb

majority verdict

çoğunluk hükmü

majority verdict

jürinin çoğunluk kararı (jüri üyelerinden en az on kişinin oyu ile alınan karar

majority verdict

jürinin çoğunluk kararı

open verdict

cinayeti tespit edip de suçluyu tespit etmeyen karar

open verdict

ölüm nedeninin bilinmediği karar

open verdict

ölüm nedeninin bilinmediği kararı

partial verdict

bir ceza duruşmasında jürinin suçluyu kendisine isnat edilen (yüklenilen) suçların bazısından suçlu bulması

partial verdict

kısmi hüküm

perverse verdict

yanlış hukuki bilgi üzerine verilen jüri kararı

perverse verdict

mevcut delillerle kabili telif olmayan jüri kararı

popular verdict

halkın yargısı

popular verdict

kamuoyu kararı

privy verdict

mahkeme dışında bir hâkime tevdi edilen jüri kararı

pronounce a verdict

jüri kararını bildirmek Verb

public verdict

aleni duruşma sonunda verilen karar

quash a verdict

bir jüri kararını bozmak Verb

reach a verdict

hükme varmak Verb, Law

reach a verdict

karara varmak Verb, Law

reach a verdict

karar vermek Verb, Law

reach a verdict

hüküm vermek Verb, Law

render a verdict

(jüri) karar vermek Verb

return a verdict

bir duruşma sonunda jüri kararını bildirmek Verb

return a verdict

jüri kararını bildirmek Verb

Scotch verdict

(a) (İskoç yasalarına göre) suç sabit görülmedi hükmü (b) kesin olmayan karar/hüküm.

sealed verdict

jüri üyelerinin kararlarını mühürlü zarf içinde vermeleri Noun

set a aside verdict

bir hükmü bozmak

set aside a verdict

bir hükmü iptal etmek

special verdict

bazı gerçeklerin kanıtlandığı ancak bunlar konusunda kanunun uygulanmasını mahkemeye bırakan jüri kararı

special verdict

(jüri üyeleri) olayları araştırma kararı

true verdict

kanuni jüri kararı

verdict against evidence

mevcut delillerle kabili telif olmayan (uyuşmayan) veya yeterli kanıta dayanmayan jüri kararı

verdict by lot

jüri üyelerinin oylama ile verdiği karar

verdict by lot

jüri üyelerinin oylama ile aldığı karar

verdict contrary to law

duruşma hâkiminin hukuki sorunlara ilişkin talimatına aykırı jüri kararı

verdict for the defendant

davalı lehine karar

verdict for the plaintiff

davacı lehine karar

verdict hearing

karar duruşması Noun, Law

verdict of acquittal

beraat kararı

verdict of acquittal

af nedeniyle ceza çektirmeyen mahkeme kararı

verdict of guilty

suçlu kararı

verdict of guilty

suçlu hükmü

verdict of guilty but insane

suçlu ama akıl hastası kararı

verdict of jury

yargı

verdict of no cause of action

dava hakkı veren neden olmadığı kararı

verdict of not guilty

beraat hükmü

verdict of not guilty

suçsuzluk (beraat) kararı

verdict of not guilty

suçsuzluk kararı

verdict of the electors

seçmenlerin kararı

verdict of the public

kamuoyu kararı

bring in a verdict of non guilty

beraat kararı vermek Verb

bring in a verdict of non guilty

suçsuz kararı vermek Verb

bring in a verdict of not guilty

suçsuz kararını duruşma sonunda bildirmek Verb

bring in a verdict of quilty

suçlu kararı vermek Verb

deliver a verdict of guilty

suçlu kararı vermek Verb

find a verdict of guilty

suçlu bulmak Verb

find the verdict of guilty

suçlu bulmak Verb

return a verdict of guilty

(jüri) suçlu kararı vermek Verb